Başbakan Binali Yıldırım, partisinin Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen İl Başkanlığı Genişletilmiş Danışma Meclisi'nde konuştu.
Yıldırım şunları söyledi:
Diyarbakır'da bir zırhlı aracımıza roketatarla saldıran 3 hainden birisi etkisiz hale getirildi, ikisi de sağlam olarak ele geçirildi. Güvenlik güçlerimizi tebrik ediyoruz. Bu eylemi yapanlar daha önce Diyarbakır'da 8 ayrı eylemi gerçekleştiren hainlerdir. Türkiye'de ister FETÖ'cü ister bölücü terör örgütleri, hainler şunu bilmelidir ki bu milletin gücü sizin bu eylemleriniz yanında asla ve asla azalmayacak, artmaya devam edecek.
İhanet edenler değil, demokrasi nöbeti tutanlar kazandı. Kimse bir daha millet iradesine ipotek koymayı aklından dahi geçiremeyecek. Sınırlarımızın içinde veya dışında bu ülkeye kast eden her hain yapının üstesinden gelmeye muktediriz. Türkiye'yi FETÖ'den de, DEAŞ'tan da kurtaracağız.
15 Temmuz FETÖ'nün son kozuydu, milleti esir alacaklardı. Hayallerindeki iktidarı ele geçireceklerdi. Orduya sızmışlardı, yargıda iyi noktalara gelmişlerdi, iş hayatında eğitimde her yerde onlar vardı. Ancak bir şeyi hesap edemediler. Hak'kın ve halkın gücü. Cuntacılar contayı yaktılar. Halkın gücü, tankın gücünü yendi.
"CUMHURBAŞKANINDAN ÖZÜR BORCU VAR"
Anamuhalefet partisi fırsat buldukça bu ruhu ortadan kaldırmak, yine bildik ayrıştırıcı çatışmacı siyaset alışkanlığına dönmek istiyor. Önceki gün anamuhalefet partisi başkanının açıklaması oldu. Cumhurbaşkanı tatildeyken meclis topa tutuluyordu. Bu yakışıksız bir açıklamadır. Türkiye 15 Temmuz gecesi büyük bir tehlike atlattı. Bu çirkin ithamı yapan anamuhalefet partisi başkanının bir özür borcu var, cumhurbaşkanından özür dilemelidir. Cumhurbaşkanımız o gece her saniye milletiyle beraberdi. Peki siz neredeydiniz? Darbe oldu CHP genel merkezi FETÖ'cülerin ağlama duvarına döndü. Her fırsatta FETÖ'cülere moral veriyorsunuz.
(Anayasa değişikliği çalışmaları) Bütün vatandaşları kapsayan bir anayasaya ihtiyaç var. Çağrıyı yaptık, üç parti temsilcileri bir araya geldi. Gerekli ortak çalışmayı yaptılar. 7 maddelik metinde anlaşıldı. Benim teklifim şudur, en azından bu 7 maddeyi birlikte geçirelim bu meseleyi halledelim. Üçlü çalışmada yer alan CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan'a çirkin bir saldırı yapıldı. Kendisine şifa diliyorum. Siyaset silahla olmaz.
"BAŞKANLIK SİSTEMİ BELEDİYE BAŞKANLIĞI GİBİ"
Asıl milletin beklediği yeni anayasayı ve hükümet sistemini de ele alıp çözmemiz lazım. Bu konuya cumhurbaşkanının seçildiği günden beri dikkati çekiyoruz. Başkanlık sistemi de dahil ihtiyaç duyulan değişiklikleri gelin birlikte gerçekleştirelim. Meclis'te konuşalım ama yetmez işi sahibine götürelim. Türkiye'nin hedeflerini gerçekleştirmesi için düşmanlarla mücadele etmesi için güçlü tek başına iktidar çıkarması lazım her seçimden. Bunun da yolu başkanlık sisteminden geçiyor. Başkanlık gelmezse Türkiye'nin bölünme riski vardır. Başkanlık demek federasyon demek değildir. Başkanlık sistemi üniter yapıyla olacak. Kimse başkanlık bölünme getirecek diye yalan tezviratlarda bulunmasın. Başkanlık sistemiyle Türkiye artık koalisyonlarla yönetilen zayıf iktidar dönemlerini geride bırakacak. Başkanlık sistemiyle belediye başkanlığının farkı yok.
"EN KISA SÜREDE MECLİS'E GELECEK"
Başkanlık sistemiyle ilgili konu önümüzdeki günlerde bütün ayrıntılarıyla enine boyuna konuşulacak. AK Parti'nin tek başına başkanlık ve yeni anayasayı Meclis'ten geçirip milletin önüne getirme şansı yok. Sayımız itibariyle. Meclis'teki diğer partilerin MHP ve CHP'nin de bu dönüşüme destek vermesini bekliyoruz. Bu onuru her birlikte yaşayalım. CHP karışmazsa bu işe destek vermezse de biz bu hedefimizden vazgeçecek değiliz. Anayasa değişikliğini en kısa sürede Meclis'e getireceğiz. Meclis gerekli görüşmeleri yaptıktan sonra inşallah işi millete havale edecek. Millete havale edilen her sorun çözülür. Milletin görevi krizleri çözmek olmuştur. Bu değişimin de milletin onayından geçmesi gerekiyor.
30 Ekim 2016
http://www.ntv.com.tr/turkiye/yildirimbaskanlik-gelmezse-turkiyenin-bolunme-riskivar,q6k45QUe3km7s3kTdPJr4w