• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/index.php?stype=lo&lh=Ac8dWUoq1V36L4Hy
  • https://twitter.com/
Ö/K Facebook

Ö/K Twitter


Ö/K You Tube
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.413134.5510
Euro36.357136.5028
Saat
Takvim
GAZETE
Önce Kültür/Yazarlar
Gazeteler
Türkçe Müzik
Yabancı Müzik
Sinema
TV YAYINLARI
A24 Gayrimenkul

Tarih/Belgesel
İstanbul: Fatih Aldı, Vahdettin Kaybetti, Atatürk Kurtardı  


Bennett'in Mustafa Kemal'e Suikastle Görevlendirdiği İngiliz Ajanı Mustafa Sagir'in 1921'de Ankara'da Yakalanışı


Türk Devrimi'ne Karşı İngiliz Palavralarına Özgün Belge ve Bilgilerle Yanıtlar


II. Abdülhamid Dönemi'nin Bilinmeyenleri - 1. Bölüm


II. Abdülhamid Döneminin Bilinmeyenleri - 2. Bölüm


Harf Devrimi'nin Yerli ve Milli Kökleri, 1. Bölüm


Harf Devrimi'nin Yerli ve Milli Kökler-2


1945'ten Günümüze, Ulus-Devlet'e yönelik Etnik Bölücülüğe Meşruiyet Sağlayan İç ve Dış Odaklar


Küreselci Emperyalizmin Ulus Devlet Düşmanlığı, Etnik bölücülük ve Tek Dünya Devleti Düşleri


"Hilafet İngilizlerin İsteğiyle Kaldırıldı" Yalanını Çürüten Belgeler-1


"Hilafet İngilizlerin İsteğiyle Kaldırıldı" Yalanını Çürüten Belgeler-2


Atatürk'e ve Türk Tarih Tezine Kafatasçı Irkçılık Suçlaması Yapanlara Yanıt


Belgelerle 1925 Şeyh Said İsyanı
Musul Sorunuyla İlgisi | 1924 Ağustos Nasturi Ayaklanması l Şeyh Said İsyanı ve Hilafet |Türk Ordusu İçinde Örgütlenmiş Ayrılıkçı Kürt Kökenli Subaylar ve Gizli Azadi Örgütü | Seyit Abdülkadir ve Suçortaklarının İngiliz Ajan Mr. Templeton Olarak Tanıdıkları İstihbaratçıyla İlişkileri | Bastırılmasında Ordumuzun Yanında Yer Alan Bölge Aşiretlerinin Çabaları | Şeyh Said'in Hilafet Propagandasına Karşı, Adalet Bakanı Seyid Bey'in Onbinlerce Bastırılan Hilafetin Kaldırılması Konulu Kitapçığının İsyan Bölgesinde Dağıtılması | İsyancılardan Biri Bağırıyor: "Yaşasın Kürtlük!" İdamı İzleyen Diyarbakır Halkı Topluca Haykırarak Ona Yanıt Veriyor: "Yaşasın Cumhuriyet!" | Rauf Orbay: "Şeyh Said,.. 1914'te de Devlete Karşı İsyan Etmiş, Rus Konsoloshanesine Sığınmış, 1. Dünya Savaşı Arifesinde Rusya Hesabına Çalıştığı Sabit Olmuş, Müseccel (Sabıkalı) Bir Mahluktu.


Barzani aşiretinin emperyalizm ve siyonizm ile ilişkileri; Atatürk'e ve Türkiye'ye ve Türklüğe Düşmanlığı-1


Barzani aşiretinin emperyalizm ve siyonizm ile ilişkileri; Atatürk'e ve Türkiye'ye ve Türklüğe Düşmanlığı-2


"Ilımlı İslam" ve "Siyasal İslam" projesinin; belgeleriyle tarihsel kökenleri

- Türkiye'nin NATO'ya üyelik başvurusuyla ilgili gizli görüşme tutanakları
- Kimler neden ve nasıl Atatürk İlkeleri'ni hedef aldı?



31 Mart 1909 Asker Ayaklanması


Türkiye'ye yönelik psikolojik savaş yöntemleri



Milli Mücadele'ye Karaçalanlar 7. Bölüm:
Necip Fazıl Kısakürek ve Büyük Doğu dergisinde C.R.Atilhan, Nihal Atsız, Rıza Nur makaleleri.


Milli Mücadele'ye Karaçalanlar 8.Bölüm: 
"N.F.Kısakürek ve C.R.Atilhan'ın M.Kemal'e Suriye Cephesinde İngiliz Ajanlığı ve İhanet İftirası.

Amerikan Kültür Emperyalizmi ve 1949 Fulbright Antlaşması...
-Türk Eğitim Sistemi ABD ve CIA güdümüne nasıl sokuldu?
-İkili antlaşmanın 13.03.1950 tarihinde yapılan Meclis görüşmesinde hangi vekiller evet oyu verdi, hangi vekiller oturuma katılmadı ?
-TBMM'de kabul edilen antlaşmanın gerekçesi neydi ?
-Fulbright burs programında CIA'nın örtülü operasyonlarına ilişkin itiraflar ve belgeler.



Suriye'de yaşananlar BOP'un bir sonucu mu?


Tunceli harekatına yönelik iftiralara yanıtlar


Türkiye'ye yönelik "Dersim İftirasına" yanıtlar


Türkiye,1990 sonrası hangi odaklarca, niçin ve nasıl hedef alındı?


1945-1990 arası ABD-Rusya Soğuk Savaş Dönemi; Küreselci Emperyalizmin SSCB’yi Yıkma Çalışmaları


12 Eylül’den günümüze ABD’nin Türkiye’ye biçtiği yeni rol


"Atatürk'ü Ankara'da 2 tabur işgalci İngiliz askeri selamladı" iddiasına; belgelerle son nokta


"Atatürk'ü Ankara'da İngiliz askeri selamladı" iddiasına yanıt


Cumhuriyetin yerli ve milli kökleri-Laiklik


Vahdettin'in kaleminden Milli Mücadele'ye, Atatürk'e ve Türklüğe iftiralar


Milli Mücadele'ye Karaçalanlar: Rıza Nur


Rıza Nur; Nihal Atsız; Kadir Mısıroğlu İlişkileri

Milli Mücadele'ye Karaçalanlar, 11. Bölüm
Batı Cephesi Komutanı İsmet İnönü'ye yönelik iftiralar, kimlerce ne zaman başlatılmış; nasıl yayılmıştır



Kazım Karabekir'den Fevzi Çakmak ve Atatürk'e iftiralar


Kazım Karabekir'in Suçlamalarına Atatürk'ün Verdiği Yanıtlar


Karabekir - Atatürk Düellosu - 1933 - Özgün belgelerle


Karabekir - Atatürk Düellosu-2


Karabekir - Atatürk Düellosu-3


Kazım Karabekir'in Atatürk'ün ölümünden sonra yönlettiği suçlamalar ve yanıtları


Karabekir'den Atatürk ve Yakın Çevresine Müslüman Türkleri Hristiyanlaştırma suçlaması


K.Karabekir'in Atatürk'e: Türkiye'yi Bolşevik yapacaktı, Amerikan Mandası yapacaktı, Halife olacaktı vs. iftiraları ve Birincil Kaynaklardan Özgün Belgelerle Çürütücü Yanıtlar.


Atatürk'e yönelik "İngiliz ajanı" iftirasına belgelerle yanıtlar


Vahdettin neden kaçtı ? Çoğunu ilk kez göreceğiniz belgelerle...


Vahideddin'in ABD, İngiltere, Fransa devlet başkanlarına gönderdiği mektuplarda, bildirilerinde ve anılarında Türklüğe yönelttiği iftiralar ve "Vahideddin dünyanın en dürüst adamıydı, hazinesini götürmeyip millete bıraktı" yalanını çürüten gerçekler

1-TBMM Gizli Oturum Tutanaklarında Vahideddin.
2- G. Jeaschke'nin "Kurtuluş Savaşı ile İlgili İngiliz Belgeleri" ve "Türk Kurtuluş Savaşı Kronolojisi"ndeki yalan, yanlış vs. uydurmalarıyla Vahideddin'in kaçışına ilişkin gerçeğe aykırı iddialar



Rıza Nur ve K.Karabekir'in, Atatürk'e karşı söylem ve eylem birliği


27 Mayıs 1960 Askeri Müdahalesi - Amerika


19 Mayıs

"Üçler Misakı" nedir?
Milli mücadele tarihimizde nasıl bir yere sahiptir?
Kimler tarafından imzalanmıştır?
Kimler tarafından; ne zaman ve nasıl çarpıtılmıştır?



Üçler Misakı - Milli Mücadele Kararı - Fevzi Paşa, Cevat Paşa, Mustafa Kemal Paşa
19 Mayıs Devlet Operasyonu , "Erenköy Konseyi" uydurmaları ve karartılan "üçler misakı" gerçeği...



Osmanlı Devleti l. Dünya Savaşı'na niçin ve nasıl girdi?


l. Dünya Savaşı'nda, gizli anlaşmalar ışığında; İttihat-Terakkiı, Atatürk ve Almanya arasındaki ilişkiler, çelişkiler, çatışmalar


Müttefik sanılan Alman İmparatorluğu'nun Osmanlı İmparatorluğu'nu sömürgeleştirme ve parçalama planları


Atatürk'ün "Türk Tarih Tezi"
Mezopotamya, Anadolu ve Avrupa'da varolmuş Türk medeniyetleri



30 Ağustos Zaferi


Lozan Antlaşması'na yönelik iftiralara, çoğunu ilk kez göreceğiniz, özgün belge ve bilgilerle yanıtlar



İngiliz meclisi Lozan'ı onaylamak için niçin yaklaşık 1 yıl bekledi?

Erdoğan’ın ABD ziyareti
Erdoğan'a ABD'de karşılama rezaleti!

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD ziyaretinde diplomatik bir skandal yaşandı. Erdoğan'ı Andrews Hava Üssü’nde hiçbir Amerikalı yetkili karşılamadı. Karşılama merasiminin başında onbaşı olduğu görüldü.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Nükleer Güvenlik Zirvesi’ne katılmak için gittiği ABD’nin başkenti Washington’da tam anlamıyla bir karşılama skandalı yaşandı. Erdoğan ve beraberindeki heyeti, protokol kuralları hiçe sayılarak hiçbir ABD'li yetkili karşılamadı. 

Erdoğan'ı havaalanında sadece Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç karşıladı. Erdoğan'a ABD ziyaretinde eşi Emine Erdoğan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ve aynı zamanda damadı olan Berat Albayrak, Ensar Vakfı'ndaki rezaletle ilgili "Bir kereden birşey olmaz" sözleriyle tepki çeken Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlı Sema Ramazanoğlu da eşlik etti.

12 SAATLİK YOL SONRASI ONBAŞILI PROTOKOL

Erdoğan ve beraberindeki heyetin 12 saat süren uçuşundan sonra yaşanan protokol rezaleti kameralara da yansıdı. Erdoğan'ı karşılayacak asker grubunun başında genç bir onbaşının bulunduğu görülürken, Türk heyeti uçak merdivenlerinden indiği sırada tören heyetinin hala yerini almadığı görüldü.

ANADOLU AJANSI REZALETİ GÖRMEDEN GELDİ

Anadolu Ajansı da Erdoğan’ın ABD’ye ulaştığına ilişkin abonelerine geçtiği haberde, “Andrews Hava Üssü'nde, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç ve öteki ilgililer tarafından karşılanan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan” ifadelerini kullanması dikkat çekti.

BEYAZ SARAYDA "RESMİ DEĞİL" AÇIKLAMASI

Erdoğan'ın Obama ile görüşüp görüşmeyeceği belirsizliğini korurken, Beyaz Saray kaynakları görüşme olması durumunda bile bunun "resmi bir görüşme olmayacağı" açıklamaları dikkat çekmişti. 

yenicaggazetesi.com.tr / Özel


30.03.2016 

YENİÇAĞ

**************

"Akıllarda herkese saldıran korumalar kaldı" 

Cumhurbaşkan Erdoğan'ın Brookings Enstitüsü'nde yapacağı konuşmasından çok, öncesinde yaşananlar gündem yarattı. Sözlü tacize maruz kalan gazeteci Amberin Zaman, yaşadıklarını RS FM'de anlattı. Olayı tüm ABD medyasının yazdığını dile getiren Zaman, "Akıllarda herkese saldıran korumalar kaldı" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD'li düşünce kuruluşu Brookings Enstitüsü'nde yapacağı konuşma öncesinde korumaların gazetecilere saldırması ve özelikle gazeteci Amberin Zaman'a hakaret etmesi dünya medyasında geniş yankı buldu.

RS FM'de Yavuz Oğhan'ın hazırlayıp sunduğu 'Bidebunudinle' programında konuşan Diken yazarı Amberin Zaman, resmi korumaların  öfkesinin nedenini bilmediğini söyledi.

Zaman, "Kim olduğumu biliyorlardı. Kendilerini dokunulmaz ve hukukun üstünde gördükleri de belliydi. Burada da istediğimizi yaparız havası vardı. Amerikan polisinin de şaşkın şaşkın bakması bizi daha da sinirlendirdi. Türkiye'de bunu yapabiliyorlar da Amerika'da nasıl yapabiliyorlar. Buradaki polis buna nasıl seyirci kalır" diye konuştu.

Özel korumalarla bir süre arbede yaşandığını, ardından Erdoğan'a verilen Amerikalı güvenlikçiler tarafından alandan uzaklaştırıldıklarını ifade eden Amberin Zaman; AP, Wall Street Journal, Guardian, CNN gibi Amerika'nın önde gelen medya organlarının olayı yazdığını söyledi.

'TÜRKİYE'NİN İMAJI YERLİ BİR'

Zaman, "Cumhurbaşkanı'nın Amerika gezisi denince akıllara kazınan imaj bu. Herkese saldıran korumalar kaldı hafızlarda. Türkiye'nin imajı yerle bir" dedi.

Darp edilen gazetecilerin darp izleri, görüntü kayıtları ve tanık ifadeleri ile şikayette bulunmaları gerektiğini dile getiren Zaman, kendisinin şikayetçi olamayacağını da söyledi.

Zaman, "Sözlü tacize ilişkin somutlaştırabilecek kanıtım yok. Korumalar daha sonra konuşmaya giden Türkiye uzmanına benim anlattıklarımı inkar etmişler, yalan söylemişler" diye konuştu.




01.04.2016

http://tr.sputniknews.com/bidebunudinle/20160401/1021901017/tayyip-erdogan-abd-protesto-amberin-zaman.html

*************

Erdoğan, ABD'de Reza Zarrab Sorusuna Cevap Vermedi

umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD'nin en prestijli düşünce kuruluşlarından Brookings Enstitüsü'nde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’nin başkenti Washington’ın en prestijli düşünce kuruluşlarından Brookings Enstitüsü'nde soruları yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'de tutuklanan İranlı işadamı 'Reza Zarrab' sorusunu yanıtsız bıraktı.

Erdoğan'a aynı kişi iki sordu. İlk soru İran'da yaşanan son gelişmeler oldu. Erdoğan, İran konusunda değerlendirmelerde bulundu. İkinci soru ise "Burada tutuklanmış olan Reza Zarrab hakkında düşüncelerini öğrenmek isteriz" şeklindeki soruya Erdoğan cevap vermedi. 

İşte Erdoğan'ın o açıklamaları...




31 Mart 2016

http://www.aktifhaber.com/erdogan-abdde-reza-zarrab-sorusuna-cevap-vermedi-1325854h.htm

****************

Erdoğan ABD’de protesto ve destek gösterileriyle karşılandı



ABD'nin başkenti Washington'da yapılacak Nükleer Güvenlik Zirvesi'ne katılmak için, ABD'ye gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kaldığı otel önünde destekleyenler ve protesto eden iki grup arasında gerginlik yaşandı.

Nükleer Güvenlik Zirvesi'ne katılmak için, ABD'nin başkenti Washington'a gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kaldığı otelin girişinde hem destek hem de protesto gösterileri ile karşılandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konaklayacağı otele girerken ellerinde Türk bayrakları bulunan bir grup Erdoğan’ı destekledi. Erdoğan eşi Emine Erdoğan ile birlikte aracından indikten sonra destek gösterisi yapan kalabalığı selamladı, ardından basın mensuplarına kısa bir açıklama yaptı. Erdoğan daha sonra konaklayacağı otele girdi.

İKİ GRUP ARASINDA GERGİNLİK YAŞANDI

Bu arada otel önünde ellerinde Türk bayrakları ve Erdoğan'ı öven dövizler taşıyan grup ile hapishane kıyafeti giydirilen kuklalarla Erdoğan'ı protesto eden grup arasında karşılıklı söz düollası ve arbede yaşandı. Polisin müdahale ettiği olaylar büyümeden yatıştırıldı.





30 Mart 2016

http://www.evrensel.net/haber/276293/erdogan-abdde-protesto-ve-destek-gosterileriyle-karsilandi

*********************

Erdoğan'ın ABD ziyaretinin sırrı çözüldü!



Türkiye’nin en güçlü işkadınlarından biri devreye girince Brookings Enstitüsü, Erdoğan’ı davet etti.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD’nin başkenti Washington’ın en prestijli düşünce kuruluşlarından Brookings Enstitüsü’nden aldığı davetin perde arkası aralanıyor.

Washington ve İstanbul kaynaklarına göre kurumun Erdoğan’a davet göndermesi için Türkiye’nin en güçlü iş kadınlarından biri devreye girdi.

Birkaç hafta öncesine kadar Erdoğan, Nükleer Zirve için gittiği Washington’da herhangi bir düşünce kuruluşu tarafından konuşma daveti almamıştı. Türk yetkililerin bu yöndeki yoğun çabalarına rağmen önemli düşünce kuruluşu Carnegie Vakfı’ndan ret yanıtı gelmişti. Brookings Enstitüsü’nün talebe sıcak yaklaştığı ise ilk kez Cumhuriyet tarafından haberleştirilmişti.

Önce kabul edilmedi

Cumhuriyet’in kaynaklarına göre Brookings de ilk önce, Carnegie’nin yaptığı gibi, Washington’da Erdoğan’a duyulan yüksek düzeydeki alerjiden dolayı cumhurbaşkanına konuşması için bir zemin açmak istemedi. Ne var ki büyük bir Türk holdinginin kadın başkanı Brookings Enstitüsü’nün başkanını arayarak Türkiye’de kendilerine yapılan baskıdan bahsetti ve bunun hafifletilmesi adına Erdoğan’a konuşması için imkân verilmesini talep etti. Hükümetle arasının açık olduğu bilinen bu grubun yöneticisinden gelen bu özel ricadan sonra Brookings’in başkanı Strobe Tallbot, Erdoğan’ın konuşması isteğine olumlu cevap verdi.

Çeşitli kaynaklar da Erdoğan’ın konuşmasının Brookings’de en üst seviyede alınan bir son dakika kararıyla gerçekleştiğini doğruladı. Erdoğan’ın yarın yapacağı konuşmanın başlığı “Küresel Sınamalar ve Türkiye’nin 2023 Hedefleri” olarak belirlendi.

Soru geleneği bozuluyor

Ancak bu kez de etkinliğe davet edilecek kişiler ve soru alınıp alınmayacağı krizi çıktı. 2010’daki Nükleer Zirve’ye gelen Erdoğan, o yıl şehrin biraz dışında bulunan George Mason Üniversitesi’nde de bir konuşma yapmış ve izleyicilerden soru almıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2013 yılında Washington’da yine Brookings Enstitüsü’nde bir konuşma yapmıştı. O zaman da izleyicilerden soru alınmıştı. 2010 ve 2013 yıllarında Erdoğan ayaküstü basın toplantıları yapıp gazetecilerin sorularını yanıtlamıştı. Erdoğan’ın bu yılki ziyaretinde ise bir basın toplantısı gözükmüyor. Brookings yetkilileri, cumhurbaşkanının soru almayabileceğini ifade ederken toplantının şeffaflığı ve içeriği ile ilgili sorular sorulduğunda gazetecileri Türkiye Büyükelçiği’ne yönlendiriyorlar.

Washington merkezli düşünce kuruluşlarının bir konuk devlet başkanına soru sordurmaları âdetten... Katılımcı. ların istedikleri gibi soru sormalarının önüne engel konulmaması bu gibi toplantıların en önemli özellikleri arasında sayılıyor. Fakat Brookings’den şimdiye kadar gelen işaretler endişe verici. Kurumun basın yetkilisi Gail Chalef, Erdoğan’ın konuşması sonunda soru alıp alınmayacağının halen kesinlik kazanmadığı söylüyor. Ancak şehirde Erdoğan’ın soru kabul etmeyeceği konuşuluyor. Birçok kişinin sırf bu nedenle etkinliği boykot edeceği iddia ediliyor.

Yüksek katılım sıkıntısı

Erdoğan’ın Brookings’de yapacağı konuşma ile ilgili bir başka rahatsızlık Türk tarafının toplantıya çok yüksek sayıda protokol getirme talebi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın delegasyonundan düzinelerce protokol isteği geldiği, Brookings oturma kapasitesinin de bu taleplerle daha da azaldığı anlaşılıyor. Brookings’in zaten çok büyük olmayan konuşma salonunda Erdoğan’ın çevirisi için kurulacak kabin ile VIP, yetkililer ve korumalara ayrılacak yer de hesaba katıldığında dışarıdan çok az sayıda katılımcı ve gazeteci olacağı tahmin ediliyor.

Türkiye’de muhalefette olan grupların temsilcilerine davetiye gitmediği de belirtiliyor. Brookings’in medya ilişkilerinden sorumlu kişiler, gazetecilerin salona gelmemesi için tavsiyelerde bulunuyor.

Mülakatçı tanımıyor

Erdoğan’ı mülakat yapacak kişi ABD’nin İsrail eski Büyükelçisi Martin Indyk Türkiye uzmanı değil. Türkiye’yi çok tanımayan birinin mülakatı yapması Erdoğan’ın cevaplarında daha serbest olmasına izin verecek. Cumhuriyet’e konuşan Washington’ın etkili figürleri bu durumda toplantıya gitmenin bir anlamı kalmayacağı yorumunu yaptı. Brookings’deki Türkiye kürsüsü TÜSİAD’ın bağışları ile ayakta duruyor.

30.03.2016

http://www.gercekgundem.com/siyaset/199378/erdoganin-abd-ziyaretinin-sirri-cozuldu

**************

Erdoğan, Yahudi heyetle görüştü

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD ziyareti kapsamında Washington'da Yahudi kuruluşların temsilcileriyle görüştü. Yahudi lobi kuruluşları, görüşmenin olumlu geçtiğini ifade etti.



Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD ziyaretinin ikinci gününde, Washington'da kaldığı St. Regis Hotel'de Yahudi kuruluşlarının temsilcileriyle görüştü.

Toplantıya katılan Yahudi lobi kuruluşu Anti Defomation League üyesi Ken Jacobson, toplantının ardından görüşmeyi Türkiye ile İsrail arasındaki geçmişe dayanan ilişkileri görüşmek için bir fırsat olarak nitelendirdi.

'Destek veriyoruz'

Türkiye ile İsrail arasındaki farklılıkların giderilmesine yönelik görüşmelerin sürdüğünü hatırlatan Jacobson, "Bunların üstesinden gelineceğini umut ediyoruz. Bu çabaları destekliyoruz. Olumlu şekilde ilerlemesi için bir potansiyel bulunduğunu görüyoruz. Biz ABD’li Yahudiler de buna destek veriyoruz" diye konuştu.

Taksim’deki bombalı saldırıyı hatırlatan Jacobson, terörle mücadele konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve Türkiye’nin önemli adımlar attığını söyledi.

Erdoğan’ın bu konudaki çabalarından duydukları memnuniyeti ifade eden Jacobson, "Ümit ediyoruz ki Türkiye ile İsrail arasındaki sorunlar ortadan kalkacak ve eskiden olduğu gibi iyi bir seviyeye gelecek. İki ülke arasında ortak çıkarlar var, aşırıcılık ve terörle mücadele bunlar arasında. Bu aynı zamanda ABD’nin de söz konusu ülkelerle ortak çıkarı" dedi.

'Karmaşık ve hassas konular ele alındı'

Büyük Amerikan Yahudi Kuruluşları Başkanlar Konferansı Başkan Yardımcısı Malcolm Hoenlein de görüşmenin olumlu geçtiğini belirtti. Karmaşık ve hassas konuların ele alındığını ifade eden Hoenlein, görüşmenin tarafların birbirini anlaması bakımından önemli olduğunu kaydetti.

Aralarında terör saldırılarının da bulunduğu önemli konuların dile getirildiğini anlatan Hoenlein, Taksim’deki saldırıda hayatını kaybeden ve yaralanan İsrail vatandaşlarına yönelik destekten duydukları memnuniyeti ifade etti.

"Yahudi toplumuna yönelik terör tehditlerine karşı Sayın Cumhurbaşkanı'nın aldığı önlemlerden memnuniyet duyuyoruz" diyen Hoenlein, Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin düzeltilmesinin hayati önem taşıdığını, iki ülkenin, bölgenin iki önemli aktörü olduğunu söyledi.

30 Mar 2016

http://www.aljazeera.com.tr/haber/erdogan-yahudi-heyetle-gorustu-0

***************

Erdoğan'dan ABD'ye: Yalnız kaldığımızı hissediyoruz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Nükleer Güvenlik Zirvesi'ne katılmak için gittiği Washington'da ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile görüştü ve düşünce kuruluşu temsilcileriyle bir araya geldi.

Erdoğan düşünce kuruluşları temsilcileriyle görüşmesinde, Türkiye'ye yakın bölgelerde büyük bir yıkım ve insanlık dramının yaşandığını belirtip şunları söyledi:

"Yönetilemeyen siyasi alanlarla dolu bir coğrafyada Türkiye olarak gelişmeleri bölgesel ve küresel barışa hizmet edecek şekilde yönlendirmeye çabalıyoruz. Bu çabamızda zaman zaman yalnız kaldığımızı hissetsek de ABD'nin bizi anladığını ve yanımızda olduğunu düşünmek istiyoruz."

Erdoğan ayrıca, ABD ile Türkiye'nin ilişkilerinin "vazgeçilmez nitelikte" olduğunu söyledi ve "İşbirliğimizi ortak değerler ve karşılıklı menfaatler temelinde geliştirmek için her türlü çabayı gösteriyoruz" diye konuştu.

'Bize ihtiyacınız var' mesajı

ABD'de yayınlanan Foreign Policy dergisinin internet sitesinde ise görüşmeye katılan bir düşünce kuruluşu temsilcisinin izlenimleri aktarılıyor.

İsmini vermeden dergiye konuşan yetkili Erdoğan'ın 'terörle mücadele' konusuna vurgu yaptığını ifade ediyor ve "Dönüp dolaşıp hep aynı konuya geldi. 'Terörist teröristtir, iyisi kötüsü olmaz' vurgusunu yaptı" diyor.

ABD ve Türkiye arasında Suriye'deki Kürt yapılanması PYD ve onun silahlı kolu YPG üzerindeki anlaşmazlık devam ediyor. Türkiye PYD ve YPG'yi 'terör örgütü' ve PKK'nın uzantısı olarak görürken, ABD PYD'nin Suriye'de IŞİD'e karşı yürütülen mücadelede önemli bir ortak olduğunu ifade ediyor.

Erdoğan'ın ABD Başkanı Barack Obama'yı ve Beyaz Saray'ın Orta Doğu politikalarını sert bir dille eleştirdiğini söyleyen yetkili, "Açıkçası Obama yönetimini ortada bıraktı" ifadelerini kullanıyor.

Erdoğan'ın verdiği en önemli mesajın 'Bize ihtiyacınız var' söylemi olduğunu ifade eden yetkili, "ABD'nin Suriye'deki savaşı Türkiye'nin desteği olmadan kazanamayacağını vurguladı. Ayrıca ABD medyasında Türkiye aleyhine çalışan gazeteciler olduğunu da üstü kapalı bir şekilde ima etti" diyor.

Salı akşamı gerçekleşen toplantıya katılanlardan Yeni Amerika Güvenliği Merkezi temsilcilerinden Julie Smith ise Erdoğan'ın ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ile görüşeceğini hatırlatıyor ve "Eğer Sayın Cumhurbaşkanı ABD'yle ilişkileri tekrar rayına oturtmak istiyorsa, birkaç günlük temaslardan daha fazlasına ihtiyacı var. Washington Erdoğan'ın başta basın özgürlüğü olmak üzere, Türkiye'deki adımlarından son derece rahatsız" diyor.

Smith, Erdoğan'la basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantının detayları hakkındaysa bilgi vermiyor.

Erdoğan - Kerry görüşmesi



Erdoğan'ın Kerry'yi kabul ettiği Washington Büyükelçiliği Rezidansı'ndaki görüşme basına kapalı gerçekleştirildi.

Görüşmenin 45 dakika sürdüğü belirtildi.

Doğan Haber Ajansı'nın haberine göre kabulde, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç ve Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı İbrahim Kalın da hazır bulundu.

Görüşmeye, ABD Başkanı Barack Obama'nın IŞİD'le mücadele özel temsilcisi Brett McGurk ve ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Victoria Nuland da katıldı.

31.03.2016

http://www.bbc.com/turkce/haberler/2016/03/160330_erdogan_kerry

***************

Beyaz Saray’da 50 dakika


Erdoğan ve Obama’nın Washington görüşmesi, Beyaz Saray’da Çavuşoğlu ve Rice’ın da katılımıyla 50 dakikalık kapsamlı bir toplantıya dönüştü. Beyaz Saray, “Obama, görüşmede ABD’nin Türkiye’nin güvenliği ve terörizmle ortak mücadelemize desteğini vurguladı” diye açıklama yaptı. Cumhurbaşkanlığı kaynakları da “ABD’yle gayet iyi çalışmaya devam ediyoruz” dedi.

TÜRKİYE’de son bir haftadır tartışma yaratan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Barack Obama’yla görüşüp görüşmeyeceği konusu perşembe gecesi açıklığa kavuştu ve Erdoğan, Obama’yla Beyaz Saray’da beklenenden uzun bir toplantı gerçekleştirdi. Amerikan Yönetimi, önce Nükleer Güvenlik Zirvesi kapsamında ayaküstü olacağını açıkladığı görüşmeyi Beyaz Saray’a aldı. İki lider Kırmızı Oda’da 50 dakika süren 1+1 şeklinde kapsamlı bir görüşme yaptı. Beyaz Saray basın sözcülüğü, başta gayriresmi olacağı söylenen toplantıya ilişkin gazetecilere bir bilgi notu da geçti.

YEMEKTEN SONRA BULUŞTULAR

Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre Erdoğan ve Obama, ABD Başkanı’nın, Nükleer Güvenlik Zirvesi için Washington’a gelen 50’nin üzerinde devlet ve hükümet başkanı onuruna Beyaz Saray’da verdiği yemeğin sonrasında buluştular. Toplantı ABD saatiyle 21.25’te başladı. Erdoğan’ın 2013’teki Washington seyahatinde olduğu gibi Beyaz Saray’daki Kırmızı Oda’da gerçekleşen toplantıda Cumhurbaşkanı’na Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu eşlik etti. Obama’nın yanında ise Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Susan Rice vardı.

İLK BİLGİ BEYAZ SARAY’DAN

Toplantının ardından görüşmeye dair ilk açıklama Beyaz Saray’dan geldi. Beyaz Saray Sözcülüğü, görüşmeye ilişkin yayınladığı bilgi notunda şöyle dedi: “Başkan Obama, bölgesel güvenlik, terörle mücadele ve göç konularında ABD-Türkiye işbirliğini görüşmek üzere bu akşam Nükleer Güvenlik Zirvesi marjında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la buluştu. Başkan Obama, bugün Diyarbakır’daki terör saldırısında ölen ve yaralananlar için Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Amerikan halkı adına üzüntü ve başsağlığı dileklerini iletti, ABD’nin Türkiye’nin güvenliği ve terörizmle ortak mücadelemize desteğini vurguladı. Liderler, ayrıca IŞİD’i geriletme ve yok etmede ortak çabalarımızı nasıl ilerletebileceğimizi konuştular.”
Beyaz Saray’ın ardından Cumhurbaşkanlığı’nın gazetecilere geçtiği bilgilendirmede de Beyaz Saray notundaki aynı detaylar aktarıldı. Görüşmenin ardından gazetecilere bilgi veren üst düzey bir Türk yetkili, “ABD’yle gayet iyi çalışmaya devam ediyoruz. Bir sorun yok” dedi.

TERÖRE KARŞI İŞBİRLİĞİ

ABD Başkanı Obama’nın, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesinde, Türkiye’nin güvenliği ve terörizme karşı ortak mücadele konusundaki desteklerini teyit ettiği bildirildi.Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan basın açıklamasında  “Obama, şahsı ve halkı adına, Diyarbakır’daki terör saldırısında hayatlarını kaybedenler için taziye, yaralılar için de şifa dileklerini ileterek, Türkiye’nin güvenliği ve terörizme karşı ortak mücadele hususundaki desteklerini teyit etmiştir. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ABD Başkanı Obama, DAEŞ’i geriletme ve ortadan kaldırmaya yönelik ortak çabaları artırmak için neler yapılabileceğini de ele almışlardır” denildi.

ÖZGÜR BASIN VURGUSU

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan’ın, ABD’nin saygın düşünce kuruluşlarından Brookings Enstitüsü’nde yaptığı konuşma öncesi Erdoğan’ın korumalarından bazı gazetecilere yönelik kötü muamele iddiaları, Beyaz Saray’da düzenlenen basın toplantısında gündeme geldi. Ulusal Güvenlik Danışman Yardımcısı Ben Rhodes, ABD’nin Türkiye dahil dünyanın her ülkesinde basın özgürlüğü ve bağımsız medyayı desteklediğini söyledi. Rhodes, Erdoğan’ın korumalarının Erdoğan’ın konuşma yapacağı enstitü binasına gelen bazı Türk gazetecilere yönelik tutumuna ilişkin bir soruya şöyle yanıt verdi: “Brookings’teki olaylarla ilgili haberleri gördüm. Söyleyebileceğim şeylerden biri şu: Amerika, Türkiye dahil dünyanın her ülkesinde basın özgürlüğü ve bağımsız medyayı destekler. Türkiye’de gazetecilere karşı atılan bazı adımlara dair kaygılarımızı geçmişte ifade ettik. O yüzden, uzun süredir koruduğumuz bir pozisyon ve Türk hükümeti nezdinde doğrudan gündeme getirdiğimiz ve gündeme getirmeye devam edeceğimiz bir şey. Tekrar söylüyorum. Brookings’te yaşananlara dair tam koşulları bilmiyorum, ama bu konudaki pozisyonumuz, sadece Amerika’da değil, Türkiye’de de bağımsız gazeteciliğin desteklenmesi ve saygı gerektiği yönünde.”

02.04.2016

Hürriyet

******************

Obama’dan Erdoğan’a basın özgürlüğü eleştirisi

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Washington ziyareti sırasında çıkan olaylar, nükleer güvenlik zirvesinde Obama’ya soruldu. Obama, olayların hemen ardından Beyaz Saray’da bir araya geldiği Erdoğan’ı bir otoriter olarak görüp görmediği sorulduğunda, “Türkiye’de benim rahatsız olduğum bazı eğilimlerin olduğu sır değil” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la perşembe akşamı Beyaz Saray’da kapsamlı bir baş başa görüşme gerçekleştiren ABD Başkanı Barack Obama, Erdoğan’ın aynı gün kentin önde gelen düşünce kuruluşu Brookings Enstitüsü’nde yaptığı konuşma öncesi gazetecileri hedef alan olaylarla ilgili yaptığı açıklamada Erdoğan’a basın özgürlüğü konusunda ağır eleştiriler getirdi.

Obama, Erdoğan Yönetimi’nin “basına karşı benimsediği yaklaşımın, Türkiye’yi çok rahatsız edici bir yola sürükleyebileceğini” söyledi.

Konu, Obama’nın Washington’daki Nükleer Güvenlik Zirvesi sırasında düzenlediği basın toplantısında gündeme geldi. AFP haber ajansından Andrew Beatty’nin “Dün (perşembe) Brookings Enstitüsü’nde yaşanan epey çirkin sahnelerden saatler sonra Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’la buluştunuz. Merak ettiğim, (Erdoğan’ı) kendisini bir otoriter olarak görüyor musunuz” şeklindeki sorusuna Obama şöyle yanıt verdi:

RAHATSIZ OLDUĞUM EĞİLİMLER VAR

“Türkiye bir NATO müttefiki. IŞİD’e karşı savaşımızda aşırı derece önemli bir ortak. Geçmişi eskiye dayanan ve stratejik ilişkimiz olan bir ülke. Cumhurbaşkanı Erdoğan, başkanlığa geldiğimden beri ilişkide olduğum biri, birçok konuda verimli bir ortaklık var. Aynı zamanda şu da doğru, ki bunu doğrudan ona da dile getirdim, Türkiye’de benim rahatsız olduğum bazı eğilimlerin olduğu sır değil. Ben basın özgürlüğüne güçlü bir biçimde inanan biriyim. Dini özgürlüklere güçlü bir biçimde inanan biriyim. Hukukun üstünlüğüne ve demokrasiye güçlü bir biçimde inanan biriyim. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın demokratik bir süreçle üst üste seçildiğine şüphe yok. Ama basına karşı benimsedikleri yaklaşımın, Türkiye’yi çok rahatsız edici bir yola sürükleyebileceğine inanıyorum. Onlara tavsiyede bulunmaya devam edeceğiz. Bunu Cumhurbaşkanı Erdoğan’a söyledim. Ona, göreve demokrasi vaadiyle geldiğini ve Türkiye’nin tarihsel olarak modernlik ve açıklıkla yan yana yer alan derin bir İslam inancının yaşandığı bir ülke olduğunu hatırlattım. Ve (Erdoğan’ın) enformasyonu baskılama ve demokratik tartışmayı engellemenin de dâhil olduğu bir strateji yerine izlemesi gereken miras bu. Bunu söylerken, (Türklerin) işbirliklerinin birçok uluslararası ve bölgesel konuda önemli olduğunu da vurgulamak isterim. Öyle olmaya da devam edecek. Birçok dost ve ortağımız için geçerli olduğu gibi onlarla çalışır, işbirliği yaparız, çabalarına minnettar oluruz ve bazı farklılıklar olur. Farklılıklar neredeyse söyleriz. Burada da bunu yapmaya çalıştım.”

PROTESTOCULARA ŞİDDET KABUL EDİLEMEZ

Brookings Enstitüsü’nde meydana gelen ve Washington’da tartışmaya neden olan olaylar, ABD Dışişleri Bakanlığı’nda da gündeme geldi. Bakanlık Sözcü Yardımcısı Elizabeth Trudeau, cuma günü düzenlediği basın toplantısında, soru üzerine şu açıklamayı yaptı: “Dün Brookings Enstitüsü’nde protestocular ve Türk güvenlik personeli arasındaki gerilime dair haberleri gördük. Birçok kere ifade ettiğimiz gibi biz ifade özgürlüğü ve barışçıl protesto hakkına saygı gösteririz. Barışçıl protestoculara karşı şiddet kesinlikle kabul edilemez.

TÜRKİYE OLUNCA VURUN ABALIYA

Obama’nın açıklamasının ardından olaylarla ilgili Hürriyet’e bilgi veren birCumhurbaşkanlığı yetkilisi ise şunları söyledi: “Olayın ardından biz korumalarla konuştuk. Nedir bu dedik. Bir defa aktarıldığı gibi değil. Önce korumalara hakaret ediliyor. Sonra ağız dalaşı yaşanıyor. Korumalar belli bir mesafeye kimseyi yaklaştırmamakla görevli. Şimdi Obama Türkiye’ye gelse, o kadar yakınlaşıp protesto edebilir misiniz? Ekvator’da da aynısı oldu. Cumhurbaşkanı’nın yanına kadar gelen ikikadın, korumalar tarafından uzaklaştırıldı. Dövdü dediler. Obama’nın, Putin’in, herhangi bir devlet başkanının yanına o kadar kimi yaklaştırırlar? Ama konu Türkiye olunca vurun abalıya.”

NE ZAMAN SÖYLEDİ

Öte yandan, Obama’nın açıklamalarıyla birlikte iki lider arasında basın özgürlüğü konusunun ne zaman tartışıldığı sorusu da gündeme geldi.

Türk tarafı, 31 Mart perşembe akşamı Beyaz Saray’da yapılan görüşmede basın özgürlüğünün ele alınmadığı konusunda ısrarlı. Obama, konuşmasında bu konuyu Erdoğan’a doğrudan ne zaman aktardığını söylemiyor.

Beyaz Saray Sözcülüğü de, Obama’nın bu konuyu perşembe akşamı yapılan görüşmede mi yoksa daha önceki bir buluşmada mı gündeme getirdiğine açıklık getirmedi.

02.04.2016

Hürriyet

**************

Erdoğan ABD'de kendisini "en çok üzen şey"i açıkladı



Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'de kendisini "en çok üzen şey"in Cemaat temsilcilerini Brookings Enstitüsü’nde görmek olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'de kendisini "en çok üzen şey"in Cemaat temsilcilerini Brookings Enstitüsü’nde görmek olduğunu söyledi. Erdoğan, kendisine eşlik eden gazetecilerin sorularını yanıtlarken de ABD Başkanı Barack Obama’ya sitem ederek, "Gıyabımda yaptığı açıklamayı duyunca üzüldüm" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyetçi Parti'den Başkan adayı Donald Trump'a göndermede bulunarak  “Hala Müslümanları birer terörist olarak suçlayanlar ortada dolaşıyor. Çok ilginç Amerika’da devam eden başkanlık yarışında bazı adayların bu görüşleri savunuyor olmalarını hayretle ve şaşkınlıkla izliyorum” dedi.

Türk medyasına da eleştirilerde bulunan Erdoğan, “Az önce bir Azeri televizyonu önümü kesti. Onun gözlerinde gözyaşı gördüm. Acaba bizim ülkemizdeki medyanın gözlerinde de bu gözyaşını görebilecek miyiz?” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Maryland’de yaptırılan Amerika Diyanet Merkezi’nin açılış töreninde konuşma yaptı.

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in de çeşitli mesajlar verdiği törende, Cumhurbaşkanı Erdoğan, kürsüye “ekselansları” ifadesiyle davet edildi.

TRUMP GÖNDERMESİ

Müslümanları terörist olarak niteleyenlerin “ortada dolaştığını” ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:

“Çok ilginç Amerika’da devam eden başkanlık yarışında bazı adayların bu görüşleri savunuyor olmalarını hayretle ve şaşkınlıkla izliyorum. Oysa Müslümanlar bu ülkenin asli unsurları arasında yer alıyor. Toplumun diğer kesimleri gibi Müslümanlar da Amerika’nın gelişmesinde çok daha güçlenmesinde onlar da aynı şekilde katkı veriyorlar. Sayın Başkan Obama’nın yakın zamanda yaptığı bir konuşmada da değindiği gibi, ‘Amerika’da yaşayan Müslüman toplum, Amerikalılık veya Müslümanlık arasında bir seçime zorlanamaz’ Biz bu önyargıları kırmaya çalışırken ne yazık ki Müslüman kimliğiyle hareket eden gözü dönmüş bazı gruplar söylemleri ve tavırlarıyla adeta İslam karşıtı kesimlere hizmet ediyorlar.”

ERDOĞAN'I EN ÇOK ÜZEN ŞEY

Erdoğan, kendisini en çok üzen olay hakkında, “Brookings Enstitüsü’nde vereceğim konferans öncesinde bu terör örgütleriyle legal görüntüde, illegal bir örgüt görüntüsü veren paralel devlet yapısının temsilcilerini gördüm. Sadece Türkiye’deki terör örgütleri değil Ermeni ASALA örgütü de oradaydı, bunlar da oradaydı”

Erdoğan şunları söyledi:

"Biz bu önyargıları kırmaya çalışırken ne yazık ki Müslüman kimliğiyle hareket eden bazı gruplar söylemleri ve tavırlarıyla adeta İslam karşıtı kesimlere hizmet ediyorlar. Bunların başında DAİŞ, El Kaide, Boko Haram, Eş Şebab gibi örgütler yer alıyor. Ülkemizde ise, PKK, DHKP-C, Suriye'nin kuzeyinde PYD, YPG gibi terör örgütleri var. Ama bir de ne yazık ki dindar görünmek suretiyle bir adım daha var ki, bu beni en çok üzen olaydır. Brooking Enstitüsü'nde vereceğim konferans öncesinde, legal görüntüde illegal bir örgüt görüntüsü veren 'paralel devlet yapısı'nın temsilcilerini gördüm. Sadece Türkiye'deki terör örgütleri değil, Ermeni ASALA örgütü de oradaydı, bunlar da oradaydı."

“BİZ HANGİ ÜLKENİN EVLADIYIZ BUNLAR HANGİ ÜLKENİN EVLADI”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ermenistan-Azerbaycan sınırında çatışmalar yaşandığını hatırlatarak, şöyle konuştu:

“Az önce bir Azeri televizyonu önümü kesti. Onun gözlerinde gözyaşı gördüm. Acaba bizim ülkemizdeki medyanın gözlerinde de bu gözyaşını görebilecek miyiz? Benim Mehmedim, benim polisim, köy koruyucum oralarda Güneydoğu, Doğu, bir huzuru sağlayabilmek uğruna canlarını vermek hiç onu bir kenara koyuyor ve bu şekilde koşuyor, ama bakıyorsunuz bazıları öyle başlıklar atıyorlar ki hakikaten ‘Biz hangi ülkenin evladıyız bunlar hangi ülkenin evladı’ diye bu soruyu sormaktan geri duramıyorsunuz.”

OBAMA’YA SİTEM ETTİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Nükleer Güvenlik Zirvesi nedeniyle yaptığı ziyaretin son gününde Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği rezidansında kendisine eşlik eden gazetecilerin sorularını yanıtlarken ABD Başkanı Barack Obama’ya sitem etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendisiyle Nükleer Zirve vesilesiyle buluştuğumuzda 1 saate yakın görüştük. Ertesi gün gıyabımda yaptığı açıklamayı duyunca üzüldüm” dedi. Erdoğan, soruları özetle şöyle yanıtladı:

GÜNDEME GELMEDİ

Obama görüşmesinin detaylarını sizden alabilir miyiz? Obama, zirve sonrası basın toplantısında soru üzerine sizinle birçok alanda verimli ortaklıkları olduğuna değindikten sonra basın özgürlüğü ve demokrasi konularında eleştirilerini dile getirdi. Bunları size de bizzat ifade etmiş olduğunu söyledi. Değerlendirmeniz nedir?

Gıyabımda o tür bir açıklama yapıldığını duyunca üzüldüm. Sayın Obama’yla görüşmemizde o konular gündeme gelmedi. Bana o türden bir şey söylenmiş değil. Kaldı ki bizler daha önceki telefon görüşmelerimizde, basın üzerinden konuşmak yerine karşılıklı konuşmanın daha faydalı olacağını da konuşmuştuk.

02.04.2016

Odatv.com

************

“Erdoğan otokrat bir lider mi” sorusuna ne yanıt verdi



ABD Başkanı Barack Obama, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı Nükleer Güvenlik Zirvesi’nin kapanışında yaptığı konuşmada, Türkiye’de basına yönelik yaklaşımın ülkeyi “sıkıntı verici bir yola sokacağı” uyarısında bulundu. Obama,“Türkiye’deki bazı eğilimlerden rahatsızım”diye konuştu. Obama, Türk hükümetinin basın özgürlüğü ve demokrasi konularındaki uygulamalarını ilk kez kamuoyuna açık bir şekilde eleştirdi.

Başkent Washington’da dördüncüsü yapılan Nükleer Güvenlik Zirvesi’nin kapanışında konuşan Barack Obama, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin , “Dün Brookings Enstitüsü’ndeki çirkin olaylardan birkaç saat sonra Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı otoriter biri olarak görüyor musunuz?” diye sordu.

İşte Obama'nın " Erdoğan’ı otoriter biri olarak görüyor musunuz?" sorusuna yanıtı, Türkiye'deki basın özgürlüğüne ve baskılara yönelik o konuşması...

Obama sözlerine, “Türkiye bir NATO müttefiki, IŞİD’le mücadelemizde olağanüstü önemli bir ortak. Uzun ve stratejik ilişkilere sahip olduğumuz bir ülke” diye başladı.

Erdoğan’la ABD Başkanlığı görevine başladığı yedi yıl önce muhatap olmaya başladığını anlatan ve değişik alanlarda verimli ortaklığa sahip olduklarının vurgulayan Obama, “Gerçek olan bir şey var ve bunu doğrudan da söyledim: Türkiye’deki bazı eğilimlerden rahatsız olduğum bir sır değil. Ben basın özgürlüğüne, din özgürlüğüne, hukuk ve demokrasiye güçlü bir şekilde inanıyorum” diye konuştu.

RAHATSIZ EDİCİ YOL

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın demokratik bir süreçle seçildiğini dile getiren Obama, “Basına yönelik sergilemekte oldukları yaklaşımın Türkiye'yi çok rahatsız edici bir yola sokabileceğini düşünüyorum ve biz onlara önerilerde bulunmayı sürdüreceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, göreve demokrasi sözü vererek geldiğini hatırlattığını söyleyen Başkan Obama, Türkiye’nin derin İslam inancı ve modernliği geçmişten bu yana artan bir açılımla birlikte yaşattığını belirterek, “Erdoğan böyle bir mirasın takipçisi olmalı, bilgiyi baskı altına alan ve demokratik tartışmaya son veren bir stratejinin değil” şeklinde konuştu.

Obama bunu söylemekle birlikte, Türkiye’nin çeşitli uluslararası ve bölgesel konularda kritik işbirliği sağladığını ve sağlamaya sürdüreceğini belirtti. “Birçok dostumuz ve ortağımız gibi Türkiye’yle de birlikte çalışıyoruz” diyen Obama ,“Türkiye’nin çabalarına müteşekkiriz ama görüş ayrılıklarımız da olacak. Görüş ayrılıkları olduğu zamanda bunları ifade edeceğiz. Ben de burada bunu yapmaya çalıştım” dedi.

02.04.2016

Odatv.com

*****************

Erdoğan ABD'de konuştu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Liderliğini burada firari olarak yaşayan Gülen'in yaptığı bu örgütün gerçek yüzü aradan geçen bu 3 yıl içinde milletimiz tarafından net bir şekilde görüldü." dedi.

Erdoğan, Türken Vakfınca, Türk Amerikan Kültür ve Medeniyet Merkezi'nde düzenlenen etkinlikte üniversite öğrencileriyle bir araya geldi.

Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şu şekilde:

"Türkiye'de 40 yıldır gizli bir şekilde örgütlenen, kendini dini bir cemaat gibi sunan, diyalog, hizmet, eğitim gibi kavramların arkasına saklanarak, bir suç örgütü kuran karanlık yapıyla bizler 3 yıldır mücadele ediyoruz. Paralel Devlet Yapılanması olarak adlandırdığımız bu örgüt, 2013 yılından bu yana yargı ve emniyetin içerisindeki mensupları aracılığıyla meşru hükümete bir darbe girişimde bulunuyor. Hamd olsun bu darbe teşebbüsünü milletimizin desteğiyle ve duasıyla bertaraf ettik. Liderliğini burada firari olarak yaşayan Fetullah Gülen'in yaptığı bu örgütün gerçek yüzü aradan geçen bu 3 yıl içinde milletimiz tarafından çok daha net bir şekilde görüldü."

"Ne yazık ki bazı çevreler, özellikle akademik unsurları kullanmak suretiyle 1915 Olaylarını bahane ederek Türk ve İslam karşıtı motivasyonlarla Türkiye aleyhine kampanyalara meyledebiliyorlar. Osmanlı İmparatorluğu'nun gayrımüslimleri yok etme anlayışıyla tüm Ermenileri katlettiği yalanını ortaya atan odaklara bakıldığında bu kesimlerin esasen İslam karşıtlığında birleştiğini görürüz. Yoksa Osmanlı'da böyle insanları katletmek, yok etmek asla, böyle bir şey söz konusu değildir. Biz ecdadımız için böyle bir kara lekeyi de kabul edemeyiz."

"Müslümanlar olarak gerçekten sancılı ve zor bir dönemden geçiyoruz. Hemen her gün İslam coğrafyasının bir köşesinden yüreklerimizi dağlayan, gözlerimizi yaşartan bizi karamsarlığa sevk eden haberler alıyoruz. Tarih boyunca ilim, irfan ve hikmet merkezleri olan şehirilerimiz, ya Esed gibi devlet terörü uygulayan rejimler ya da DAİŞ gibi terör örgütleri eliyle yok ediliyor. Yüzyıllardır sakinler için birer güven yurdu olan İslam beldeleri maalesef bugün kan ve gözyaşı ve yıkımla anılıyor."

"Konuşmaya girerken baktım, caddenin bir tarafında evet, terör örgütleri PKK, PYD, YPG... bunun yanında ASALA ve baktım ki bunun yanında Paralel Devlet Yapısının temsilcileri, onlar da orada. Hep beraber el ele vermişler. Birlikte orada haykırıyorlar. Onlar orada haykırırken, bunlar sözde gazeteci, bugün bu açılış törenini yaparken, burada da bir şey gördüm. Bir Azeri gazetecinin, bugünkü Ermenistan-Azerbaycan arasındaki çatışmalarda, tabii gerçi 100'ü aşkın Ermeni öldü, 12 de Azeri şehit oldu, onlarla ilgili bana bir soru sordu. Kadıncağız, baktım gözleri doldu ve yaşlar gözlerinden akmaya başladı, bu da Azeri gazeteci. Ben bu Azeri bayanı alkışlıyorum, onu tebrik ediyorum. Benim ülkemde de şehidimiz için ağlayan değil, tam aksine bunu farklı bir şekilde adeta bakıyorsunuz, onların, yani teröristlerin yanında yer alanları görüyoruz. Ben, sizlerden hem bu yapıya hem de benzeri oluşumlara karşı daha dikkatli olmanızı istiyorum. Bizim tek bir gencimizin, istikbalimizin umudu olan tek bir evladımızın kaybolmasına, karanlık yapılar elinde heba olmasına gönlümüz razı değil. Ben sizlere güveniyorum." dedi. 

Erdoğan daha sonra ABD'deki Müslüman toplumu temsilcileriyle basına kapalı bir araya geldi.

03.04.2016

http://haber.sol.org.tr/toplum/erdogan-abdde-konustu-151305

*************

Erdoğan'dan ABD dönüşü önemli açıklamalar



Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD temaslarını tamamlayarak ülkeye döndü. Erdoğan havalimanında yaptığı açıklamada, "Orada PKK terör örgütü temsilcileriyle, YPG'nin temsilcileriyle, ASALA'yı, paralel devlet yapılanması temsilcilerinin hepsinin içiçe, yan yana olduğunu gördük" dedi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD’de Brookings Enstitüsü’nün önünde, PKK, YPG, ASALA ve paralel yapı temsilcilerinin yan yana olduğunu gördüğünü söyledi.

ABD temaslarını tamamlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’de döndü. İstanbul Devlet Konuk Evi’nde basın toplantısı düzenleyen Erdoğan, temaslarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

“PKK, YPG, ASALA VE PARALEL YAPI TEMSİLCİLERİNİN YAN YANA OLDUĞUNU GÖRDÜM”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, düşünce kuruluşu Brookings Enstitüsü’nde yapacağı konuşma öncesinde yaşanan olaylarla ilgili olarak, “Bu konferans öncesinde yaşadığım tablo manidardı. Ülkemde bazı şeyleri boşuna anlatmıyoruz. Bunu Brookings Enstitüsü’nün önünde bizzat görmenin de bahtiyarlığını duydum. PKK terör örgütü temsilcileri ile YPG temsilcileri ile ASALA’yı, onun yanında ülkemden kaçıp Amerika’da yaşayan paralel devle yapılanması temsilcilerin hepsinin yan yana olduğun gördüm. Bu bir ispattı, bu bir delildi. Bu paralel devlet yapılanmasına gönül veren saf temiz kardeşlerime sesleniyorum. Kimlerle beraber olduğunuzun farkında olun. Ülkemizdeki terör örgütünü Amerika’daki ayaklarının paralel devlet yapılanması ile nasıl iç içe olduğunu bilmezin gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“O DA GAZETECİ, BİZİMKİLER DE GAZETECİ”

Maryland’da bir Azeri gazetecinin kendisine soru sorması sırasında da oldukça duygulandığını anlatan Erdoğan, “Maryland’da bir olay daha yaşadım. Azeri bir gazetecinin yanıma yaklaşarak Ermenistan Azerbaycan sınırındaki çatışmalar neticesinde ölen 12 kardeşimizle ilgili sorduğu soruya cevabını verirken gözlerinden akan yaşları gördüğümde orada duygulanmamak mümkün değildi. O da gazeteci, bizimkiler de gazeteci. Buradaki medya mensuplarını tenzih ediyorum. Gazetecilik bu ülkenin Cumhurbaşkanına küfretmek değildir, ailesine küfretmek değildir. Orada gördüğüm o tablo ders niteliğinde bir tablodur” diye konuştu.

“ERMENİSTAN ATEŞİ KESERSE, AZERBAYCAN DA ATEŞKESE HAZIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan Ermenistan ile Azerbaycan arasında bir ateşkes ilan edilip edilmediğinin sorulması üzerine ise “Ben olayı duyduğum anda İlham Aliyev kardeşimi aradım. Kendilerine başsağlığı dileklerimizi ilettik. Çatışmalar devam ediyordu. Ateşkes ile alakalı az önce aldığım bilgi eğer Ermenistan tarafı ateşi keserse Azerbaycan da ateşkese hazır olduğunu açıkladı. Olayın aslı bu” yanıtını verdi.

03.04.2016 - 13:04

Milliyet







  
2105 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Site Haritası
KİTAP ÖNERİLERİ
Prof.Dr. Cihan Dura, Sömürgeleşen Türkiye


Prof.Dr. Cihan Dura, Ataname


Mustafa Yıldırım, Sivil Örümceğin Ağında
(AB-D Tarafından Yerli İşbirlikçileri ile Kuşatılan Türkiye) 


M.Emin Değer, Oltadaki Balık Türkiye


Ali Tayyar Önder, Türkiye'nin Etnik Yapısı


Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Sızıntı


Barış Pehlivan, Barış Teroğlu, Metastaz


Alev Coşkun, Tarihi Unutmamak


Prof.Dr.Emre Kongar, 21. Yüzyılda Türkiye


Prof.Dr.Emre Kongar, Yakın Tarihimizle Yüzleşmek


Rıza Zelyut, Osmanlı'da Oğlancılık


Merdan Yanardağ, Türkiye Nasıl Kuşatıldı?


Prof.Dr. Sina Akşin, Yakın Tarihimizi Sorgulamak


Nurten Arslan. Küçük Anılarda Büyük Sırlar, 5 cilt
Biyografik Roman Tarzında Atatürk ve Yakın Tarih


Soner Yalçın, Samizdat


Soner Yalçın, Saklı Seçilmişler


Erol Toy, O'na Katılmak, Dünden Yarına Türkiye Cumhuriyeti


Prof.Dr. Afet İnan, Medeni Bilgiler ve M.Kemal Atatürk'ün El Yazıları


Bernard Lewis, Modern Türkiye'nin Doğuşu


Laik, Demokratik, Hukuk Sevleti Türkiye Cumhuriyeti'ni Ortadan Kaldırmaya Yönelik İç ve Dış İrticai Örgütler


Prof.Dr. İlber Ortaylı, Zaman Kaybolmaz


Prof.Dr. İlber Ortaylı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk


Süleyman Duman, Kütahya-Eskişehir


Anılarla Mayıs 1970 - Ocak 1975 Astsubay ve Eşlerinin Hak ve Adalet Arama Mücadeleleri
Yazar: Abdullah İnaler


Cengiz Özakıncı, İblisin Kıblesi
(Türkiye'nin Üniter ve Laik Yapısını Hedef Alan AB-D
Bunun için neler yaptı?
Belgeleriyle Tarihe Tanıklık Edeceksiniz)


Cengiz Özakıncı, Türkiye'nin Siyasi intiharı Yeni - Osmanlı Tuzağı
(Bugün Olanları, Yarın Olabilecekleri, Tarihi Benzerlikleri, Belgeleri ile Anlatmakta Olan Bir Eser)


Cengiz Özakıncı, Kalemin Namusu, Türk Savun Kendini


Ali Tayyar Önder, Türkiye'nin Etnik Yapısı


Ali Tayyar Önder - Türkiye'nin Etnik Yapısı ve Açılım


Cengiz Özakıncı - İblisin Kıblesi Kitabına Ait Program


Prof.Dr. Necati Demir ile Türk Tarihi Üzerine 19 Mayıs Programı-1


Prof.Dr. Necati Demir ile Türk Tarihi Üzerine 19 Mayıs Programı-2


Cengiz Özakıncı:Türkiye Cumhuriyeti'nin Yerli ve Milli Kökleri


Cengiz Özakıncı:1989 Sonrası Türkiye’de Küreselci Emperyalist Operasyonlar.
Dersim iftiraları-Kanal İstanbul, Monrö Bağlantısı-Atatürk ve Laikli İlkesine Yönelik Psikolojik Harekat Nasıl ve Neden Başladı

Cengiz Özakıncı: ABD’de Ulusal Demokratik Cumhuriyet’in Temelleri
Amerika'da okullarda öğrencilere okutulan Ulusal Ant
- Atatürk'ün Eğitim Sistemi


Amerikan Ulusal Andı

"Pledge of Allegiance - Brody Middle School"



Türkiye'de "Öğrenci Andı" Pkk ile Açılım Döneminde Kaldırıldı.13.10.2013
Prof.Dr. Erol Manisalı: Amerika'nın yürüttüğü karşı devrim


GENÇLİĞE HİTABE
Analiz

AKP-BDP çatısı altında Türkiye Cumhuriyeti’ni dönüştürmeye çalışanlar, 18 yıl önce (1993-1994) Kürt-İslam çizgisindeki Yeni Zemin’de örgütlenmiş... 3.6.2011-Yeniçağ 
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/-51438h.htm
Yeni Zemin Dergisi Konu Başlıkları:
https://katalog.idp.org.tr/dergiler/610/yeni-zemin



Yıl 1993; Sayın Recep Tayyip Erdoğan (Refah Partisi İstanbul İl Başkanı, MKYK Üyesi) Sayın Bülent Arınç (Refah Partisi MKYK Üyesi) ve Sayın Mehmet Metiner (Yeni Zemin Dergisi Genel Yayın Yönetmeni).


Yıl 1993; Sayın R.Tayyip Erdoğan, Bülent Arınç ve Mehmet Metiner birlikte bir açık oturumda


Türkiye'nin siyasi yapısının islami yönde değiştirilmesini temel hedef edinmiş Yeni Zemin Dergi Yazarları, TSK yapısının değiştirilmesini de misyon edinmiş.

Aynı zamanda eyalet, hilafet gibi söylemlere sahip Em.Tuğg. Adnan Tanrıverdi 15 Temmuz 2016 sonrası TSK'da yaptırdığı değişiklikleri sıralıyor:


İçişleri Eski Bakanı Sadettin Tantan'ın HÜDA PAR ve Hizbullah Tespitleri