Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik aralarında SABAH Ankara temsilcisi Okan Müderrisoğlu'nun da bulunduğu medya temsilcileriyle Moskova'daki Türkiye Büyükelçiliği Rezidansı'nda bir araya geldi.

Bakan Çelik Türkiye'de demokrasinin gelişiminden, Türk-Rus ilişkilerine, Suriye'den Ermenistan'la ilişkilere kadar pek çok konuda önemli mesajlar verdi.

İşte Bakan Çelik'in sözlerinden çarpıcı mesajlar içeren alıntılar;  

ÜLKENİZE DÖNÜN: Geçmişte yapılan bazı yanlışlıklar yüzünden ülkemizi terk etmiş Hıristiyan ve Yahudiler var. Hepsine 'Ülkenize geri dönebilirsiniz' diyoruz. Dünyanın herhangi bir yerinde başınız sıkışırsa ilk başvuracağınız yer Türk Büyükelçiliği olsun. Geçmişte azınlıklara karşı yapılan bazı yanlışlıklar artık söz konusu değil. Türkiye, tüm kimlikleri, tarihsel mirasını koruyan bir demokrasi haline gelmiştir.  

KİMLİKLERİ TOPLAYAN TÜRKİYE: Rus tarihini okurken güzel bir şeye rastladım. Eskiden Ruslar evden çıkmadan önce kapının önünde 1 dakika beklermiş. Evin içine dağılan ruh, onun bedeninde tekrar toplansın diye. Türk demokrasisi bugün tüm kimlikleri üzerinde topluyor.  

RUS TURİSTTE YÜZDE 15 ARTIŞ: 2012'de Türkiye'ye 3.6 milyon turist geldi. Bu yıl yüzde 15 artış bekliyoruz. Rus turistler rahat etsin diye ilave tedbirler alıyoruz. Rusça çalışan telefon danışma merkezlerimiz var. Herhangi bir Rus turistin sıkıntıya düşmesi halinde sorununu çözmek için bakanlığımızda koordinasyon birimimiz var. Ruslarla olan turizmi sadece para kazanmak olarak görmüyoruz. Halktan halka diplomasi ve kültürler arası iletişim olarak görüyoruz.  

TAKSİM KIŞLASI RUS MİMARİSİ: Taksim Kışlası'nı canlandırıyoruz. Taksim Kışlası Rus mimarisinden izler taşır. Bir eleştiri çıktı. "Rus mimarisini AK Parti niye canlandırıyor?" diye soruldu. Anadolu'daki Rus izlerini de tarihsel miras kabul eder, sahip çıkarız.  

ÇEÇENİSTAN'DAN 20 BİN ÇOCUK: (Çeçenistan yönetimi 20 bin çocuğu tatil için Türkiye göndereceğini ilan etti) Bize resmi başvuru yok. Yerel yönetim Türkiye ile bir ilişki kurmak isterse özel tedbir alırız.  

ERMENİLERİN KİLİSE KRİZİ: (Türkiye ile Gürcistan'ın karşılıklı kilise ve cami onarımının Ermenistan'da rahatsız yarattığı iddiası için...) Biz camilere de kiliselere, havralara da aynı özeni gösteriyoruz. İstanbul Bebek'te cami, kilise ve havra yan yanadır. Bu bizim hoşgörümüzün sembolüdür. Kiliseleri restore ederken Hıristiyan din adamlarından danışmanlık hizmeti alıyoruz. Gürcistan'la Ermenistan'ın tarihçileri, din adamları konuyu kendi aralarında tartışır. Ancak biz Anadolu'daki ibadet yerlerini restore ederiz. Rusya Başkanı Putin'e de özel teşekkürüm var. Camilere ilgisini takdirle karşılıyoruz.  

ORTAK TARİH YAZIMI VE MERKEZLER: Dünya tarihi, Türk ve Rus tarihi yazılmadan, yazılamaz. Türkler de, Ruslar da birbirlerini batılılardan öğrenmesin. Ortak tarihimizi yazalım. Buraya gelmeden önce Bakanlar Kurulu'nda imzayı attık. İki ülke karşılıklı kültür merkezleri açacak.  

ÖZELLİKLİ İLİŞKİ BİÇİMİ: Türk-Rus ilişkilerinde sorunlar olabilir. Fakat siyasi konulardaki farklılıklarımız hiç krize dönüşmedi ve örneğin enerji konusundaki işbirliğimizi etkilemedi.  

SURİYE'YE BAKIŞ: Suriye'de kriz çözülünce bölgede Ruslarla daha geniş işbirliği imkanlarımız çıkacak. Başbakanımız da, Türk ve Rus şirketlerin üçüncü ülkelerde işbirliğini teşvik ediyor.  

ESAD ARTIK KALAMAZ: Suriye'de bir insani kriz yaşanıyor. Biz, halkın taleplerinin yönetime dönüşmesini istiyoruz. Esad rejimi meşruiyetini kaybetmiştir.  

BOSNA UYARISI: Suriye'deki durumun devamı Esad rejiminin daha çok insanı katletmesi demek. Krizin bitmesi için uluslararası toplum muhalefete destek vermeli. Kriz kısa zamanda bitmezse Bosna'daki dramın aynısı olur. Uluslararası toplumun önünde bir halk katledilmiş ve onlar da seyretmiş olur.  

KUZEY IRAK VE BAĞDAT: Bundan 5 yıl evvel Kuzey Irak yönetimi ile 'İyi olun' diyenler bugün, 'Neden ilişki kuruyorsunuz?' diyorlar. Biz, Irak'ın bütünlüğünden yanayız. Kuzey Irak, Bağdat merkezi yönetimiyle problem yaşıyor. Enerji konusunda haklarını alamıyor. Hayatta kalabilmek için enerji anlaşmaları yapmak istiyor. Türkiye'nin, Kuzey Irak'la ilişki kurmasına karşı çıkan tüm devletlerin firmaları orada. Biz enerji işbirliğini karşılıklı çıkar olarak görüyoruz. Bağdat yönetimine karşı bir tutum olarak görmüyoruz.  

ORTADOĞU KAPISI: (İsrail-Irak ve Suriye ilişkilerdeki sorunlar nedeniyle...) Türkiye'nin Ortadoğu'ya çıkışı kapanmaz. Önemli halkların ilişkisi. Türk dış politikası barışçıl ve iyi ilişkilere dayanan politika olarak ivmesini arttırıyor.  

PATRON DEĞİLİZ: Kimseye model olmak gibi bir iddiamız yok. Yeni Osmanlıcılık peşinde de değiliz. Biz, sınırlara saygı duyarak yeni kültürel ve ekonomik entegrasyonlar kurmak istiyoruz. Dostlarımızla bölgedeki barışı ve zenginliği paylaşmak istiyoruz. Bölgede, 'patronluk yapalım, model olalım' iddiamız yok. Deneyimlerimizden faydalanmak isteyen varsa onlara da kapımız açık.  

ŞANGHAY ÖRGÜTÜ: Türkiye'nin Şanghay Örgütü dahil dünyadaki tüm örgütlerde temsil edilmesini istiyoruz. Bunu, herhangi bir yere reaksiyon olarak gündeme getirmiyoruz. Türkiye hem Akdeniz hem Karadeniz ülkesi. Hem İslam hem Avrupa ülkesi. Hem Balkan hem Kafkas ülkesi. Aynı zamanda Ortadoğu ülkesi. Bu kadar çok boyutlu bir ülkenin dünyadaki tüm örgütlerde olması kadar doğal bir şey yok. Türkiye tek bir tanıma sığdırılabilecek bir ülke değil. 

ÇELİK'TEN MEDİNSKİ'YE TAŞKÖPRÜ DAVETİ: Bakan Ömer Çelik, Moskova'da "Intour Market (ITM) 2013" turizm fuarının açılışına katıldı, türk stantlarını gezdi. Rusya Federasyonu Kültür Bakanı Vladimir Medinski görüşen Çelik'e, Vareniki (suda haşlanarak peynir ya da patatesle yapılan mantı türü) ikram edildi. Çelik de, Medinski'yi, Adana'da tarihi 3 bin yıllık Taşköprü üzerinde sofrada yemeğe davet etti. Medinski de, Çelik'e St. Petersburg'da paket bir tur yapmayı önerdi. 17.03.2013

http://www.sabah.com.tr/Gundem/2013/03/17/kim-olursan-ol-anadoluya-don

Yorumlar