• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/index.php?stype=lo&lh=Ac8dWUoq1V36L4Hy
  • https://twitter.com/
Ö/K Facebook

Ö/K Twitter


Ö/K You Tube
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.425434.5633
Euro36.250536.3957
Saat
Takvim
GAZETE
Önce Kültür/Yazarlar
Gazeteler
Türkçe Müzik
Yabancı Müzik
Sinema
TV YAYINLARI
A24 Gayrimenkul

Tarih/Belgesel
İstanbul: Fatih Aldı, Vahdettin Kaybetti, Atatürk Kurtardı  


Bennett'in Mustafa Kemal'e Suikastle Görevlendirdiği İngiliz Ajanı Mustafa Sagir'in 1921'de Ankara'da Yakalanışı


Türk Devrimi'ne Karşı İngiliz Palavralarına Özgün Belge ve Bilgilerle Yanıtlar


II. Abdülhamid Dönemi'nin Bilinmeyenleri - 1. Bölüm


II. Abdülhamid Döneminin Bilinmeyenleri - 2. Bölüm


Harf Devrimi'nin Yerli ve Milli Kökleri, 1. Bölüm


Harf Devrimi'nin Yerli ve Milli Kökler-2


1945'ten Günümüze, Ulus-Devlet'e yönelik Etnik Bölücülüğe Meşruiyet Sağlayan İç ve Dış Odaklar


Küreselci Emperyalizmin Ulus Devlet Düşmanlığı, Etnik bölücülük ve Tek Dünya Devleti Düşleri


"Hilafet İngilizlerin İsteğiyle Kaldırıldı" Yalanını Çürüten Belgeler-1


"Hilafet İngilizlerin İsteğiyle Kaldırıldı" Yalanını Çürüten Belgeler-2


Atatürk'e ve Türk Tarih Tezine Kafatasçı Irkçılık Suçlaması Yapanlara Yanıt


Belgelerle 1925 Şeyh Said İsyanı
Musul Sorunuyla İlgisi | 1924 Ağustos Nasturi Ayaklanması l Şeyh Said İsyanı ve Hilafet |Türk Ordusu İçinde Örgütlenmiş Ayrılıkçı Kürt Kökenli Subaylar ve Gizli Azadi Örgütü | Seyit Abdülkadir ve Suçortaklarının İngiliz Ajan Mr. Templeton Olarak Tanıdıkları İstihbaratçıyla İlişkileri | Bastırılmasında Ordumuzun Yanında Yer Alan Bölge Aşiretlerinin Çabaları | Şeyh Said'in Hilafet Propagandasına Karşı, Adalet Bakanı Seyid Bey'in Onbinlerce Bastırılan Hilafetin Kaldırılması Konulu Kitapçığının İsyan Bölgesinde Dağıtılması | İsyancılardan Biri Bağırıyor: "Yaşasın Kürtlük!" İdamı İzleyen Diyarbakır Halkı Topluca Haykırarak Ona Yanıt Veriyor: "Yaşasın Cumhuriyet!" | Rauf Orbay: "Şeyh Said,.. 1914'te de Devlete Karşı İsyan Etmiş, Rus Konsoloshanesine Sığınmış, 1. Dünya Savaşı Arifesinde Rusya Hesabına Çalıştığı Sabit Olmuş, Müseccel (Sabıkalı) Bir Mahluktu.


Barzani aşiretinin emperyalizm ve siyonizm ile ilişkileri; Atatürk'e ve Türkiye'ye ve Türklüğe Düşmanlığı-1


Barzani aşiretinin emperyalizm ve siyonizm ile ilişkileri; Atatürk'e ve Türkiye'ye ve Türklüğe Düşmanlığı-2


"Ilımlı İslam" ve "Siyasal İslam" projesinin; belgeleriyle tarihsel kökenleri

- Türkiye'nin NATO'ya üyelik başvurusuyla ilgili gizli görüşme tutanakları
- Kimler neden ve nasıl Atatürk İlkeleri'ni hedef aldı?



31 Mart 1909 Asker Ayaklanması


Türkiye'ye yönelik psikolojik savaş yöntemleri



Milli Mücadele'ye Karaçalanlar 7. Bölüm:
Necip Fazıl Kısakürek ve Büyük Doğu dergisinde C.R.Atilhan, Nihal Atsız, Rıza Nur makaleleri.


Milli Mücadele'ye Karaçalanlar 8.Bölüm: 
"N.F.Kısakürek ve C.R.Atilhan'ın M.Kemal'e Suriye Cephesinde İngiliz Ajanlığı ve İhanet İftirası.

Amerikan Kültür Emperyalizmi ve 1949 Fulbright Antlaşması...
-Türk Eğitim Sistemi ABD ve CIA güdümüne nasıl sokuldu?
-İkili antlaşmanın 13.03.1950 tarihinde yapılan Meclis görüşmesinde hangi vekiller evet oyu verdi, hangi vekiller oturuma katılmadı ?
-TBMM'de kabul edilen antlaşmanın gerekçesi neydi ?
-Fulbright burs programında CIA'nın örtülü operasyonlarına ilişkin itiraflar ve belgeler.



Suriye'de yaşananlar BOP'un bir sonucu mu?


Tunceli harekatına yönelik iftiralara yanıtlar


Türkiye'ye yönelik "Dersim İftirasına" yanıtlar


Türkiye,1990 sonrası hangi odaklarca, niçin ve nasıl hedef alındı?


1945-1990 arası ABD-Rusya Soğuk Savaş Dönemi; Küreselci Emperyalizmin SSCB’yi Yıkma Çalışmaları


12 Eylül’den günümüze ABD’nin Türkiye’ye biçtiği yeni rol


"Atatürk'ü Ankara'da 2 tabur işgalci İngiliz askeri selamladı" iddiasına; belgelerle son nokta


"Atatürk'ü Ankara'da İngiliz askeri selamladı" iddiasına yanıt


Cumhuriyetin yerli ve milli kökleri-Laiklik


Vahdettin'in kaleminden Milli Mücadele'ye, Atatürk'e ve Türklüğe iftiralar


Milli Mücadele'ye Karaçalanlar: Rıza Nur


Rıza Nur; Nihal Atsız; Kadir Mısıroğlu İlişkileri

Milli Mücadele'ye Karaçalanlar, 11. Bölüm
Batı Cephesi Komutanı İsmet İnönü'ye yönelik iftiralar, kimlerce ne zaman başlatılmış; nasıl yayılmıştır



Kazım Karabekir'den Fevzi Çakmak ve Atatürk'e iftiralar


Kazım Karabekir'in Suçlamalarına Atatürk'ün Verdiği Yanıtlar


Karabekir - Atatürk Düellosu - 1933 - Özgün belgelerle


Karabekir - Atatürk Düellosu-2


Karabekir - Atatürk Düellosu-3


Kazım Karabekir'in Atatürk'ün ölümünden sonra yönlettiği suçlamalar ve yanıtları


Karabekir'den Atatürk ve Yakın Çevresine Müslüman Türkleri Hristiyanlaştırma suçlaması


K.Karabekir'in Atatürk'e: Türkiye'yi Bolşevik yapacaktı, Amerikan Mandası yapacaktı, Halife olacaktı vs. iftiraları ve Birincil Kaynaklardan Özgün Belgelerle Çürütücü Yanıtlar.


Atatürk'e yönelik "İngiliz ajanı" iftirasına belgelerle yanıtlar


Vahdettin neden kaçtı ? Çoğunu ilk kez göreceğiniz belgelerle...


Vahideddin'in ABD, İngiltere, Fransa devlet başkanlarına gönderdiği mektuplarda, bildirilerinde ve anılarında Türklüğe yönelttiği iftiralar ve "Vahideddin dünyanın en dürüst adamıydı, hazinesini götürmeyip millete bıraktı" yalanını çürüten gerçekler

1-TBMM Gizli Oturum Tutanaklarında Vahideddin.
2- G. Jeaschke'nin "Kurtuluş Savaşı ile İlgili İngiliz Belgeleri" ve "Türk Kurtuluş Savaşı Kronolojisi"ndeki yalan, yanlış vs. uydurmalarıyla Vahideddin'in kaçışına ilişkin gerçeğe aykırı iddialar



Rıza Nur ve K.Karabekir'in, Atatürk'e karşı söylem ve eylem birliği


27 Mayıs 1960 Askeri Müdahalesi - Amerika


19 Mayıs

"Üçler Misakı" nedir?
Milli mücadele tarihimizde nasıl bir yere sahiptir?
Kimler tarafından imzalanmıştır?
Kimler tarafından; ne zaman ve nasıl çarpıtılmıştır?



Üçler Misakı - Milli Mücadele Kararı - Fevzi Paşa, Cevat Paşa, Mustafa Kemal Paşa
19 Mayıs Devlet Operasyonu , "Erenköy Konseyi" uydurmaları ve karartılan "üçler misakı" gerçeği...



Osmanlı Devleti l. Dünya Savaşı'na niçin ve nasıl girdi?


l. Dünya Savaşı'nda, gizli anlaşmalar ışığında; İttihat-Terakkiı, Atatürk ve Almanya arasındaki ilişkiler, çelişkiler, çatışmalar


Müttefik sanılan Alman İmparatorluğu'nun Osmanlı İmparatorluğu'nu sömürgeleştirme ve parçalama planları


Atatürk'ün "Türk Tarih Tezi"
Mezopotamya, Anadolu ve Avrupa'da varolmuş Türk medeniyetleri



30 Ağustos Zaferi


Lozan Antlaşması'na yönelik iftiralara, çoğunu ilk kez göreceğiniz, özgün belge ve bilgilerle yanıtlar



İngiliz meclisi Lozan'ı onaylamak için niçin yaklaşık 1 yıl bekledi?

BATSIN SİZİN SINIF AYRIMCILIĞINIZ!

Yazıma, TBMM’deki içler acısı durumumuzla başlamak istiyorum.

Tarih: 16 Mart 2006 Yer: TBMM

ENVER ÖKTEM (İzmir) (CHP)  - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; az önceki, İçtüzüğümüzün 19 uncu maddesi gereğince sıra sayısı 1088 ve 1104 olan iki kanun teklifinin gündeme alınması konusunda lehte görüşlerimi belirtmek için söz almış bulunmaktayım,

Bu kanun teklifimizi yaparken, aslında Anayasada var olan hakları kullanmak için bu teklifi yapmış bulunuyoruz. Türkiye'de, sadece, Anayasanın verdiği haktan yararlanamayan tek kesim, maalesef, astsubaylardır değerli arkadaşlarım.

Anayasamızın başlangıç maddesinde "bu ülkenin yurttaşları, bu ülkenin, hem nimetlerinden hem de külfetlerinden eşit bir şekilde yararlanırlar" denilmektedir; ama, maalesef, bugüne kadarki uygulamalar, astsubaylarımızın bunun külfetinde sorumluluk sahibi oldukları halde, nimetlerine gelindiğinde, herhangi bir paylaşımın söz konusu olmadığını görmekteyiz.

Türk Silahlı Kuvvetleri ülkemizin gözbebeğidir, astsubaylarımız da Türk Silahlı Kuvvetlerimizin âdeta belkemiğini oluşturmaktadırlar; bir iskeleti hüviyetindedirler bu insanlar. Bunlar, Türkiye'nin en zor gününde, Türkiye çıkarları söz konusu olduğunda, her türlü olayda, rahatlıkla sorumluluklar yüklenmiş ve bu sorumlulukları yerine getirirken de gerekirse canlarını feda etmekten çekinmeyen insanlardan oluşmaktadır.

Değerli arkadaşlarım, yüksekokulu bitirmiş olduğu halde 1 inci derecenin 4 üncü kademesine kadar yükselemeyen tek kesim de bu insanlardır.

Değerli arkadaşlarım, bizim getirdiğimiz bu kanun teklifinde bunların derecelerini, kademelerini yeniden düzenlemek istiyoruz, kıdemlerine uygun haklarını kendilerine teslim etmek istiyoruz. Daha önce çıkarılan yasal düzenlemelerde, Kara Harp Okulunda iki yıllık yüksekokulu bitiren subaylarımız, dört yıllık üniversiteyi bitirmişçesine bütün hakları kendilerine teslim edilmiştir.

Millî Savunma Bakanlığımız, bir yıl önce verdiğimiz bu kanun teklifimizi her nedense bir türlü komisyonların gündemine getirmedi; ancak, Genel Kurulumuz, bunu direkt gündeme alarak buradaki zaafı gidermeye çalıştı. İddia odur ki, Genelkurmayımızın, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin bu kanun teklifine karşı çıkışıyla ilgilidir. Kesinlikle böyle bir şey söz konusu değildir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi, halkın temsilcisidir; milletvekilleri, halkın temsilcisidir; bu Parlamentonun üzerinde başka bir gücün olduğunu herhalde söylemek mümkün değildir.

Bu haksızlık, aynı zamanda değerli arkadaşlarım, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğu gerçeğini de ortaya çıkartacaktır; çünkü, burada talep edilen hak, hem ülke sınırları içerisindeki hukukla ilgilidir hem de evrensel hukuk ilkeleriyle uyumludur. Eğer, bunu biz gerçekleştiremezsek, Türkiye'de hukuktan, demokrasiden bahsetmek söz konusu olmayacaktır.

Şu anda astsubaylarımız bu oturumu izlemektedirler ve onlar inanmaktadırlar ki, Türkiye Cumhuriyetini temsil eden Parlamento, kim ne derse desin, eğer, bu kanun teklifi mantığa uygunsa, yüreğe uygunsa, akla uygunsa, millî iradenin tecellisini bu Parlamento sağlayacaktır ve inanıyorum ki, astsubaylarımız, bu teklif geçtiği takdirde de, yine, bu Parlamentonun huzuruna selamla duracak kadar da bu olayın eğitimini almış insanlardır (1).

EYÜP FATSA (Devamla) (AKP)-

…Millî Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri adına Millî Savunma Komisyonunda görev yapan Silahlı Kuvvetler mensubu arkadaşlarımızla da görüştük. Bu tür bir talep olduğunu; dolayısıyla, bunların gündemin ön sırasına alınarak görüşülmesi talebi olduğunu ifade ettiğimizde, kendileri de, özellikle Sayın Bülent Baratalı ve 21 milletvekili arkadaşının vermiş olduğu teklifle alakalı, az da olsa çekincelerinin olduğunu; ama, genel olarak içeriğine katıldıklarını ifade ettiler.

…katkı sağlamak istiyoruz, bizim de bu konuda, bunlara ilave olarak verebileceğimiz düşüncelerimiz var, fikirlerimiz var; dolayısıyla, bunların Millî Savunma Komisyonunda görüşülerek ve Millî Savunma Komisyon üyelerinin ve özellikle de Millî Savunma Komisyonunda Türk Silahlı Kuvvetleri adına Komisyonda görev alan arkadaşların, temsil ettikleri kesim adına buna katkı sağlamak istediklerini ifade ettiler.

…Millî Savunma Komisyonu üyelerinin de buna teklifleri ve düşünceleri ilave edilir, katkıları sağlanırsa, ben öyle zannediyorum ki, parti gruplarının bunların görüşülmesinde ve kanunlaştırılmasında destek olacağı kanaatindeyim; yani, bunu, kendi Grubum adına da söylüyorum.

…Tabiî, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin omurgasını oluşturan, özellikle, gerçekten hem teknik hem eğitim hem idarî kadrolarında önemli görevler ve sorumluluklar yüklenen astsubaylarımızla ilgili yapılacak yasal düzenlemeye, bütün siyasî parti gruplarının, hiçbir önyargıyla katılmadan ve kapılmadan, destek vereceği noktasındaki samimî kanaatimi de sizlerle ve kamuoyuyla paylaşmak isterim.

Buradaki durum, bunların birleştirilerek Millî Savunma Komisyonunda görüşülmesi ve Millî Savunma Komisyonu üyelerinin de, temsil ettikleri kurum adına buna katkılarının sağlanması ve birleştirilerek Genel Kurula gelmesi noktasında, biz de AK Parti Grubu olarak yardımcı olacağımızı huzurlarınızda ifade ediyorum (1).

***

Tarih: 25 Mayıs 2006

Yer: TBMM

BÜLENT BARATALI (Devamla) (CHP) - Bu insanlar, her yerde, vatanları için en kutsal en aziz canlarını verdiler; Gabar Dağlarında da verdiler, Tendürek Dağlarında da verdiler. Eğer Sayın Başbakan ileri harekât emri verdiği zaman -ki, o istemezse bir uçak bile yasalara göre sanırlarımızın dışına çıkmaz- eğer "Kandil Dağını da temizleyin" emri sizlerden gelirse, onlar, daha önce verdikleri aziz canlarını, bu ülkenin bekası için, geleceği için, bütünlüğü için hazır ve televizyonlarının başında sizi izliyorlar değerli arkadaşlarım.

Bu düşüncelerle doğrudan gündeme alınması konusunda ve öncelik verilmesi konusundaki duygularınıza onlar adına sesleniyorum; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

SADULLAH ERGİN (Hatay) (AKP) subay, assubaylar gibi Türkiye'de tüm kamu çalışanlarının bizim ülkenin öz evlatları olduğunu ve en tabiî temel haklarının bu Meclis tarafından, Grubumuz tarafından korunacağını ve korunduğunu ifade etmek istiyorum.

Şimdi, burada, elbette ki, bu çalışan grup olarak subay, assubayların çok zorda oldukları konuşuldu; katılırım. Canları pahasına serhat boylarında, ailelerini, çoluk çocuklarını bırakarak, vatan uğruna mücadele ettiklerini kabul edelim; ama, burada, vatan, şehadet, şehitlik gibi kutsal kavramların, böylesine siyasî bir rant beklentisine aracı kılınmasını da kabul edemem. (AK Parti sıralarından alkışlar)

Not: (Sayın vekil, CHP’nin, assubay konularıyla ilgilenmesini siyasi ranta bağlamış. Ne acı değil mi? Orhan Kaya)

SADULLAH ERGİN (Devamla) (AKP) - Evet, burada, gelip, muhalefet olarak, muhtarlara verin diyebilirsiniz; subay, assubaylara verin diyebilirsiniz, mühendislere katkı sağlayalım diyebilirsiniz; ama, biz, iktidara geldiğimiz günden bu yana, asla ve kata popülist bir politika takip etmediğimizi ve etmeyeceğimizi ifade ettik.

Not: (Sayın vekil, burada, birçok örnek verdikten sonra; assubaylara haklarını teslim etmeyi.” popülist bir politika” olarak görüyor. Ne acı değil mi? Orhan Kaya)

SADULLAH ERGİN (Devamla) (AKP)- Değerli arkadaşlar... (CHP sıralarından "Ali Dibo" sesleri)

Değerli arkadaşlar, daha önce, bu Meclisin çatısı altında, birçok meslek örgütlerine, gruplarına, hesapsız, kitapsız paralar verildi ve fakat, bunun acısını Türkiye çok ağır şekilde çekti, ödedi.

Not: (Sayın vekil, ordunun sorumluluğunu taşıyan assubaylara hangi hesapsız-kitapsız para verildi. Açıklayabilir mi? Ne acı değil mi? Orhan Kaya)

RASİM ÇAKIR (Edirne) (CHP) - Ayrıcalık istemiyoruz.

BAŞKAN - Efendim, telaş etmenize lüzum yok. Benim bu sözü söylediğim zaman, sonuç belli zaten; ama, o milletvekilimize de saygı duymamız lazım; girememiş, girememiş…

Sayın milletvekilleri, karar yetersayısı vardır ve öneri reddedilmiştir. (2)

***

Yukarıda, sayın vekillerimizin, assubaylar ile ilgili olumlu-olumsuz çabalarından kısa kısa paragraflar sundum.

Meclis, IMF yasalarını ve güçlü kişilere menfaat sağlayan yasaları çıkaradursun, hayat acısı ile tatlısı ile devam etmektedir.

Gün geçmiyor ki şehit haberleri duymayalım. Genelkurmay Başkanlığınca insani hakları engellenen assubaylar, korumasız bir şekilde bırakılarak evlerinde katledilmeye başlanmıştır.

Assubaylar, adaletsiz lojman dağılımı nedeni ile kendisinin ve ailesinin güvenliğini almakta güçlük çekmektedirler. Yıllardır lojman yetersizliğini dile getirmemize rağmen iş assubaya gelince ne yazık ki hiçbir önlem alınmamıştır.

Şark bölgesinde subaylarımızın tamamı lojmanda kalır iken, ne yazık ki assubaylarımızın yarıdan çoğu dışarıda oturmaktadırlar. Dışarıda kalan assubaylar ve uzman erbaşlar kendi güvenliklerini almakla baş başa bırakılmaktadırlar.

Yorgun argın evine istirahata gelen meslektaşım Jandarma Başçavuş Levent Çevik’in 07.08.2006 tarihinde başına gelen acı olay hepimizi derin üzüntüye sevk etmiştir.


Vatan savunması uğruna şehit düşen insanlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum.

***

‘’Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesindeki evinde terör örgütü üyelerinin silahlı saldırısı sonucu şehit olan Jandarma Başçavuş Levent Çevik'in cenazesi, Tokat'ta toprağa verildi ‘’  haberinin yorumlar bölümüne, halkımızca yazılan duygulardan bir bölümünü aşağıda sunuyorum:

Milletin gözyaşı

Bir milleti acz içinde gözyaşına terk etmeye hiç kimsenin hakkı yok. Nasıl bir dünyadır ki, bir başçavuş terörün merkezinde güvenliksiz bir evde oturur. Hükümet gibi Ordu da burada ciddi bir sorumsuzluk göstermiştir zannımca. Yazık günah vallahi, bu kadar ucuz olmamalı insan hayatı, devlet biraz devlet olmalı artık... Ama bakıyorsun ki herkes kendi derdinde, arazi kapasınlar, akrabalar oğullar, damatlar doyurulsun, lüks lojmanlar vb. Günah. Mehmet (3).

*

Allah rahmet eylesin. Şehit baba-oğula. Mekanları cennet olsun. Akif demiş sizler için diyeceğini vermiş zaten müjdeyi. Biz ne desek boş.
''Ey şehid oğlu şehîd, isteme benden makber,Sana ağuşunu açmış duruyor, Peygamber.''
Kahbe teröristler bilsinki İhanetin bedeli ağırdır ve er geç bedelini ödeyecekler. O gün de çok yakındır. Bu aziz ordu-milletle yedi düvel başa çıkamadı. Bu satılmış hainler bunu görsünler ve aman dileyip teslim olsunlar. Yoksa sonları zaten belli. Yusuf Kotan

*

Japonya'da olsa, içişleri bakanı bırakın istifa etmeyi, utancından harikiri yapardı... Hükümette haklı canıııım, biraz daha bekleyelim, daha koordinatör atanacak, dimi ya ne acelemiz var... Devletimizin sayın (bakan)ları: O şehidin çocuğunun gözüne bakarak başın soğulsun, kanı yerde kalmayacak diyebilir misiniz? Bu saatten sonra size kim inanır? Osman Melik

*

GÖZYAŞLARIMI TUTAMADAN OKUDUM HABERİ. YORUM BİLE YAPACAK GÜCÜM KALMADI. ZATEN ARTIK KELİMELERİN KİFAYETSİZ KALDIĞI YERDEYİZ. Ebru Başak

*

Hakkınızı helal etmeyin analar bunlara gereken yapılmadıkça: o yumuşak deri koltuklarında oturanlar gereken kararları alacak yüreklilige ulaşmadıkça bu iş kökünden kazınmadıkça HELAL ETMEYİN HAKKINIZI VEREMESİNLER ÖLÜNCE HESABINI YANSINLAR CEHENNEMDE ETMEYİN HELAL HAKKINIZI. Abdullah Denizoğlu

*

Bunlar daha başlangıç, eğer aklimizi kullanıp birlik olamazsak sıra Lübnan, Suriye ve İran’dan sonra bize de gelir. Esas o zaman Filistin ve Lübnanlıların çaresizliğini daha iyi anlarız. Mustafa Tümener

*

Vatanımdan 3000 km. uzaktayım ve bu haberi okuduktan sonra şu anda sadece ağlıyorum. Haydar Ahi

*

SUSMAYALIM, SUSTUKÇA SIRA BİZE GELİCEK... Cem Yurtsever (4).

***

Yukarıda sunduğum duygu ve düşünceler,  ülke konularına halkımızın ne kadar duyarlı olduğunu ve meselelere sahip çıktığını göstermesi bakımından çok önemlidir.

Assubaylar, üzerlerinde oynanan psikolojik oyunlara alet olmadan, her zamankinden daha bilinçli olarak, halkı ile el ele güvenli yarınları inşa etmek üzere vatan savunmasındaki kutsal vazifelerini canları pahasına icra etmeye devam etmektedirler.

Üstüne üstlük; anayasal hakları verilmeyen (yani insan yerine konulmayan), öğreniminin önüne bin bir engel çıkartılan, hastanede A ve B polikliniği dışında tutulan birinci derecenin dördüncü kademesine indirilmeyen (2012 yılında bu derece-kademe 4 TL’ye tekabül eden karşılığıyla verildi), sosyal hakları görmezden gelinen, çalışan en kıdemlisinin maaşı üsteğmen seviyesinde olan,  emekli en kıdemlisinin maaşı emekli albay maaşının üçte biri oranında olan, OYAK Bank kredi kartında meslek sıralamasında ‘A’ harfinde olmasına dahi tahammül edilmeyen, OYAK iştiraklerinde yönetime alınmasının önüne anayasaya aykırı kanunla geçilen, fakülte ve yüksek okul bitirmesine rağmen iki kademe eksik derecelendirilen, fakülte bitirmesine rağmen ve üstüne üstlük profesyonel asker olduğu halde iken vatan hizmeti yapan yedek subaydan kıdemli olamayan TEK TÜRK VATANDAŞI olmasına rağmen…

Yazacak çok şey var. Ama, biz, vatanseverlik duygusu ile acılarımızın çoğunu içimize gömüyoruz…

Yeni komuta heyetinin geçmişten farkının olup olmadığını, yani geçmişin devamı olup olmadığını hep beraber yaşayıp göreceğiz. Saygılarımla… 09.08.2006

***

Milliyet Gazetesi’nin 28 Şubat 2013 tarihinde “İmralı Zabıtları”nı yayımlamasına bir tepki olarak Başbakan Erdoğan, 2 Mart 2013 günü “Batsın sizin gazeteciliğiniz” dedi.

Gazetecinin, gazeteciliğini yaparken, batırılmak istendiği bir yerde ileri demokrasi olabilir mi?

Biz de vaktiyle bir şeye batsın demiştik.

Başbakan “Batsın sizin gazeteciliğiniz”, deyince; “Batsın Sizin Sınıf Ayrımcılığınız” arşivden tekrar çıktı.

Yıl 2013, aylardan Mart ve assubaylar için değişen hiçbir şey yok…

Batsın sizin sınıf ayrımcılığınız!

Orhan Kaya

Kaynak:

(1):Astsubay Yasa Teklifi Görüşmesi, TBMM, 16 Mart 2006  (2):http://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/tutanak_b_sd.birlesim_baslangic?P4=16949&P5=H&page1=17&page2=17

(3): http://www.milliyet.com.tr/2006/08/08/son/sontur48.asp

(4): http://www.hurriyet.com.tr/gundem/4889601.asp?m=1&gid=69&srid=3041&oid=1#

Köşe yazısı bağlantısı

  
1764 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Site Haritası
KİTAP ÖNERİLERİ
Prof.Dr. Cihan Dura, Sömürgeleşen Türkiye


Prof.Dr. Cihan Dura, Ataname


Mustafa Yıldırım, Sivil Örümceğin Ağında
(AB-D Tarafından Yerli İşbirlikçileri ile Kuşatılan Türkiye) 


M.Emin Değer, Oltadaki Balık Türkiye


Ali Tayyar Önder, Türkiye'nin Etnik Yapısı


Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Sızıntı


Barış Pehlivan, Barış Teroğlu, Metastaz


Alev Coşkun, Tarihi Unutmamak


Prof.Dr.Emre Kongar, 21. Yüzyılda Türkiye


Prof.Dr.Emre Kongar, Yakın Tarihimizle Yüzleşmek


Rıza Zelyut, Osmanlı'da Oğlancılık


Merdan Yanardağ, Türkiye Nasıl Kuşatıldı?


Prof.Dr. Sina Akşin, Yakın Tarihimizi Sorgulamak


Nurten Arslan. Küçük Anılarda Büyük Sırlar, 5 cilt
Biyografik Roman Tarzında Atatürk ve Yakın Tarih


Soner Yalçın, Samizdat


Soner Yalçın, Saklı Seçilmişler


Erol Toy, O'na Katılmak, Dünden Yarına Türkiye Cumhuriyeti


Prof.Dr. Afet İnan, Medeni Bilgiler ve M.Kemal Atatürk'ün El Yazıları


Bernard Lewis, Modern Türkiye'nin Doğuşu


Laik, Demokratik, Hukuk Sevleti Türkiye Cumhuriyeti'ni Ortadan Kaldırmaya Yönelik İç ve Dış İrticai Örgütler


Prof.Dr. İlber Ortaylı, Zaman Kaybolmaz


Prof.Dr. İlber Ortaylı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk


Süleyman Duman, Kütahya-Eskişehir


Anılarla Mayıs 1970 - Ocak 1975 Astsubay ve Eşlerinin Hak ve Adalet Arama Mücadeleleri
Yazar: Abdullah İnaler


Cengiz Özakıncı, İblisin Kıblesi
(Türkiye'nin Üniter ve Laik Yapısını Hedef Alan AB-D
Bunun için neler yaptı?
Belgeleriyle Tarihe Tanıklık Edeceksiniz)


Cengiz Özakıncı, Türkiye'nin Siyasi intiharı Yeni - Osmanlı Tuzağı
(Bugün Olanları, Yarın Olabilecekleri, Tarihi Benzerlikleri, Belgeleri ile Anlatmakta Olan Bir Eser)


Cengiz Özakıncı, Kalemin Namusu, Türk Savun Kendini


Ali Tayyar Önder, Türkiye'nin Etnik Yapısı


Ali Tayyar Önder - Türkiye'nin Etnik Yapısı ve Açılım


Cengiz Özakıncı - İblisin Kıblesi Kitabına Ait Program


Prof.Dr. Necati Demir ile Türk Tarihi Üzerine 19 Mayıs Programı-1


Prof.Dr. Necati Demir ile Türk Tarihi Üzerine 19 Mayıs Programı-2


Cengiz Özakıncı:Türkiye Cumhuriyeti'nin Yerli ve Milli Kökleri


Cengiz Özakıncı:1989 Sonrası Türkiye’de Küreselci Emperyalist Operasyonlar.
Dersim iftiraları-Kanal İstanbul, Monrö Bağlantısı-Atatürk ve Laikli İlkesine Yönelik Psikolojik Harekat Nasıl ve Neden Başladı

Cengiz Özakıncı: ABD’de Ulusal Demokratik Cumhuriyet’in Temelleri
Amerika'da okullarda öğrencilere okutulan Ulusal Ant
- Atatürk'ün Eğitim Sistemi


Amerikan Ulusal Andı

"Pledge of Allegiance - Brody Middle School"



Türkiye'de "Öğrenci Andı" Pkk ile Açılım Döneminde Kaldırıldı.13.10.2013
Prof.Dr. Erol Manisalı: Amerika'nın yürüttüğü karşı devrim


GENÇLİĞE HİTABE
Analiz

AKP-BDP çatısı altında Türkiye Cumhuriyeti’ni dönüştürmeye çalışanlar, 18 yıl önce (1993-1994) Kürt-İslam çizgisindeki Yeni Zemin’de örgütlenmiş... 3.6.2011-Yeniçağ 
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/-51438h.htm
Yeni Zemin Dergisi Konu Başlıkları:
https://katalog.idp.org.tr/dergiler/610/yeni-zemin



Yıl 1993; Sayın Recep Tayyip Erdoğan (Refah Partisi İstanbul İl Başkanı, MKYK Üyesi) Sayın Bülent Arınç (Refah Partisi MKYK Üyesi) ve Sayın Mehmet Metiner (Yeni Zemin Dergisi Genel Yayın Yönetmeni).


Yıl 1993; Sayın R.Tayyip Erdoğan, Bülent Arınç ve Mehmet Metiner birlikte bir açık oturumda


Türkiye'nin siyasi yapısının islami yönde değiştirilmesini temel hedef edinmiş Yeni Zemin Dergi Yazarları, TSK yapısının değiştirilmesini de misyon edinmiş.

Aynı zamanda eyalet, hilafet gibi söylemlere sahip Em.Tuğg. Adnan Tanrıverdi 15 Temmuz 2016 sonrası TSK'da yaptırdığı değişiklikleri sıralıyor:


İçişleri Eski Bakanı Sadettin Tantan'ın HÜDA PAR ve Hizbullah Tespitleri