Nereden başlamalı derken aklıma birden askeri vesayet geldi.
TSK ile ilgili bütün yasalar önce Genelkurmay mutfağında hazırlanır, Milli Savunma Bakanlığı mutfağında son şeklini alır. Oradan TBMMYe gelir ve iktidar oylarıyla yasalaşır.
O yasa TSK'nın tamamını ilgilendirse de yasa hazırlama yetkisi TSK'daki egemen güçlerin elinde bulunuyor. Asla benim fikrim sorulmuyordu.

Genelkurmay mutfağında hazırlanan 926 sayılı Personel yasasında değişiklik yapan bir yasa genel kurula geldi ve TSK personel yasasında değişiklik yapılmasına dair tasarı görüşülürken dikkatimi çeken bir olay gerçekleşti.

Genelkurmay Başkanı Org.Hilmi ÖZKÖK’tü. 
Astsubay okullarının eğitim seviyesi yükseltiliyor Meslek Yüksek Okulu oluyordu. Bütün maddeleri hiç itiraz görmeden hatta leyhte ve aleyhte hiçbir görüş bildirilmeden yasalaşacağı sırada muhalefetten beklenmedik bir önerge (Teklif) geldi.
“Bu yasanın ekonomik uygulamasından Emekli Astsubaylarında faydalanması “ şeklindeydi.
Yasalaşması halinde ekonomik uygulaması görüşülecekken TBMM Genel Kurulunda Bilirkişi sıfatıyla bulunan bir General ve bir Maliyeci Albay kavas kanalıyla TBMM Başkan vekiline haber gönderdiler. Meclis Başkan Vekili oturuma on dakika ara verdi. Odasına çekilen Meclis Başkan vekili ile BİLİRKİŞİ sıfatıyla orada bulunan TSK egemen güçleri arasında tartışma yaşandı. Bu şekilde bu yasadan Emekli Astsubayların da faydalanması engellendi ve tasarı yasalaştı.

Yıl 2002 de yasalaşan bu kanuna 2013 yılına kadar bir düzenleme yapılmadı.
Eskiden Subaylar Harp okulundan mezun olurlardı. Bazı istisnaları da vardı.
• İki yıl eğitim ve öğretim süresi olan Harp okulu mezunu subaylar,
• Gümrük askerlerinin lağvedilmesi ile TSK'ya intisap eden subaylar,
• Yedek subaylıktan geçen subaylar , (İçlerinde Köy enstitüsü, Sanat mektebi vb.okullardan mezun olan subaylar) 

Öğrenim süresi liseden sonra iki yıl olan Harp okulları önce üç yıla daha sonrada dört yıla akademik seviyeye çıkarılmıştır. Öğrenim durumları göz önüne alınmadan bütün Emekli subaylar dört yıllık akademik eğitim almış gibi maaş ve diğer özlük hakları yeniden düzenlenmiştir. Hepsi de TSK'daki dört tazminata sahip olmuşlardır.
Astsubay okulları Meslek Yüksek Okulu olmasıyla aynı hakka sahip olması gereken Emekli Astsubaylar bu haktan mahrum ediliyordu.

Bu haktan mahrum edenlerin başında TSK'daki egemen güçler gelmektedir. İkincisi ise yıllardır askeri vesayetten yakınan bu günkü hükümettir.

Komutanlığı Yüce ATATÜRK’ten öğrenemeyenler ile devamlı Askeri vesayetten yakınan ve adı Adalet olan siyasi iktidar ne kadar övünseniz az bile.

Şimdi eşi ölmüş dul bayanlar yeni ikinci baharını yaşamak için eşi ölmüş emekli Albay aramaktadırlar. 

Çünkü;
TSK'daki dört adet tazminatı kendileri vefat etseler de eşlerine bırakan tek meslek mensuplarıdır.

Ne diyelim,

Burası adaletsizliği ile dünya sıralamasında önemli yeri olan bir ülkedir.

Ahmet ÖZDEN
19.01.2013/Antalya

Yorumlar