ASKER İNTİHARLARI! Son dönemde art arda yaşanan asker intiharları için Genelkurmay Başkanı devreye girdi. Şırnak, Kayseri ve İzmir’deki intiharlar için özel ekip kuruldu. Yetkililerin verdiği bilgiye göre, son 3 yılda toplam 230 asker intihar etti. Kışladaki şüpheli intihar ve şüpheli ölümler için Genelkurmay Başkanlığı devreye girdi.Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel kamuoyunda tepki toplayan ölümler için özel ekip görevlendirdi.. Bence bu intiharların sebebinin araştırılmasına hiç gerek yok. Sebep ortadadır; “İnsan haklarına saygısızlık” Bu da hala yürürlükte bulunan yasa ve yönetmeliklerin günümüz koşullarına uygun olarak yeniden düzenlenmediğindendir. Yıl 1975, Konya’nın bir nahiyesinde Karakol Komutanıyım. Alaydan gelen bir görevli bir koli içinde kitap bırakıp gitmiş. Birde Not iliştirmiş. “Bu kitaplar satılıp paraları aşağıdaki banka hesap numarasına yatacak.” Kitaptan bir adet aldım ve inceledim. Bir bayan ismi ama soy isimi Alay Komutanı Ş.A.nın soyadıyla aynı. Anladım ki Alay K.nının kızına ait şiir kitapları. Satılıp parası alay komutanının hesabına yatırılacak. Kime satılacak?Köylüye. Köylü şiir kitabını ne yapacak? Bir şey yapması gerekmiyor. Parasını versin de Alay K.nının cebine girsin. İnançlarıma aykırı olan bu ticarete fazla itibar etmedim. Aradan iki veya üç ay geçmiş kitaplar karakolda duruyordu. Hesabına sadece benden para yatmadığını tesbit eden Alay K.nı bir kış günü gece yarısı karakoluma denetlemeye gelir. Dışarıda yarım metreye yakın kar var. Askerlerin haber vermeleriyle karakola geldim. Alay K.nı benim makam masamda oturuyor ve süratı asıktı. Çünkü kızının satılması için gönderdiği kitapları yerde görmüştü. Karakolu gezmiş ve denetleme defterine bir şeyler yazıyordu. Hiç bir şey söylemeden karakoldan ayrıldı. Yazdıklarına baktım. Kısa ve özet olarak; “Karakol pis ve tertipsiz. Karakol K.nı savunmasını gönderecek.”yazılıydı. fazla geciktirmeden savunmamı gönderdim. Savunmamda gece yarısı tertip düzen isteyen Alay K.nımın ön yargısını kıracak ne yazarsan yaz. O, bildiğini okuyacak, dedim ve İç Hizmet Kanunun 177'nci maddesi ve bu maddeye merbut çizelge hükmü gereğince bir hafta (7 gün) oda hapsi cezası ile cezalandırıldığıma dair emir aldım. As.Ceza Mahkemesi kararı veya disiplin mahkemesi kararı yok. Önümüz kurban bayramı, belki affeder düşüncesiyle eşime “geçici göreve gidiyorum bir hafta yokum.” dedim. Eşim çantamı hazırladı. O görmeden ben de tabancamı içine koydum. Alaya geldim. Personel müdürü yazımı yazdı ve A.K.nına imzalattı. Bir askeri araba ile o zamanın 2'nci ordu K.lığına bağlı askeri hapishaneye götürüldüm. Disiplin suçlularının cezalarını çektikleri yere kapatıldım. Bir asker başımda nöbetçiydi. Ara sıra gelir ve bana buraları temiz tutmamı söyler ve arkasına bakmadan dışarı çıkardı. O geceyi soba yakmakla ve nöbetci erin isteklerini yerine geitirmekle geçirdim. Çok düşündüm. Ben hangi suçu işlemiştim ki buraya kapatıldım? Nöbet değişiminde askerlere, cezaevi müdürü ile görüşmek istediğimi söyledim. Yarım saat sonra Cezaevi müdürü olan benden çok kıdemli Astsubay geldi. Durumu ona anlattım. O da beni mahkeme kararıyla tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu yere götürdü. Burası kaloriferli ve hiç nöbetçi yok herkes gülüp oynuyordu. ”Bende burada cezamı çekebilirmiyim?” dedim. -Olmaz! Sen disiplin suçlususun burada yatamazsın! dedi. -Peki bunların başında nöbetçi yok, benim başımda nöbetçi var, diye sordum. Yasa gereği dediler. Hırsızlık, rüşvet, ırza geçme ve uyuşturucu kullanmaktan yatanların başında nöbetçi yok Alay K.nının kızının kitabını satmadığım için tutuklanan benim başımda nöbetçi var, diye nedenini araştırdım ama bir türlü sebep bulamadım. Geri hücreme geldim. Çantamdaki silahımı çıkardım. Bir not yazdım. “Ölümümden Alay K.nı Albay Ş.A.sorumludur.” Fakat bir türlü tetiğe dokunup işi bitiremedim. Ertesi gün, Yan tarafta, başka koğuşta yatan pek çok asker vardı. Havalandırılmaya çıkmışlardı. Hemen benim hücreme gelenler oldu. Hepsinin şapkalarında jandarma neftesi vardı. Odamı güzelce temizlediler, birlikte sohbet ettik. Yedi gün sonra salıverildiğimde, Kurban Bayramı tatiliydi. Alay Nöbetçi Subaylığına uğradım. Nöbetçi Subaylığı tutan benden kıdemli ağabeyim Alay K.nına tekmil vermen gerek, dedi. Nasıl yani, dedim. Bunun üzerine, Alay K.nına "-Vermiş olduğunuz Oda Hapsi Cezamı çektim Komutanım!" dedim. Usuldenmiş, onu da öğrenmiş olduk. Şimdi herkese soruyorum. Mahkeme kararı olmaksızın, sorgusuz sualsiz, (7) gün boyunca hürriyetimi kısıtlayıcı, İnsan Hak ve Özgürlüğümü hiçe sayan bu Alay K.nına, bu yetkiyi kim vermişti? İntiharların sebebini boşuna araştırma yaptırma Sayın Genelkurmay Başkanım. Suçlu, bu zihniyetle yetişen subaylarınız ve onlara bu yetkiyi veren sizsiniz. Antalya/05.12.2012 Ahmet ÖZDEN |
1856 kez okundu
Yorumlarkonusuz 05/12/2012 23:10 genelkurmay başkanı neyin ne olduğunu bilmiyormu uzaydanmı geldi ceza sisteminin acilen değişmesi lazımbeyinler değişmeli gerçi beyinmi var
Misafir - |