MUTLAK İTAAT VE SEVGİ! Hayatın anlamını kavramak için dünyayı dolaşmaya çıkan bir genç, gezdiği ülkelerden birinde ünlü bir bilgeyi ziyarete gitmişti. Gezgin genç, bilgenin yaşadığı evde, tüm duvarların kitaplarla kaplı olduğunu gördü... Fakat evi dikkatle gözden geçirdikten sonra, yerde bir kilim, duvar dibinde yatak olarak kullanılan bir sedir, ortada ise bir masa ve sandalyeden başka evde hiçbir eşyanın olmadığını gördü ve merakla sordu: "Neden hiç eşyanız yok?" dedi. "Koltuklarınız, kanepeleriniz, büfeleriniz... Onlar nerede?" Bilge, bu soruya karşılık olarak kendi bir soru sordu gezgin gence; "Senin de yalnızca, sırtında taşıdığın küçük bir çantan var, yavrum" dedi. "Peki, senin eşyaların nerede?" Gezgin genç, kendini savunurcasına yanıtladı bu soruyu: "Ama görüyorsunuz.... Ben yolcuyum." "Ben de öyle, yavrum" dedi... Ünlü bilge, hak verircesine güldü: "Ben de öyle.” Hikâyeden çıkartılan dersler: -YOLCU OLDUĞUNU BİLEN HER DAİM MÜTEVAZIDİR. -GURURA, KİBİRE KAPILMAZ. -KENDİNİ DİĞER İNSANLARDAN ÜSTÜN GÖRMEZ. -KALB KIRMAZ. -ÇALIP ÇIRPMAZ. -SAHİP OLDUKLARINA BUNLAR BENİMDİR DEMEZ. -SADECE BELLİ BİR SÜRE İÇİN YANIMDADIR EMANETTİR DER. Peki biz yolcu olduğumuzu biliyormuyuz? Bilenimiz var ama yolcu olduğunu bilmeyenler çok. Atatürk’ün bıraktığı ordu ABD talimatnameleriyle takviye gördüğünden beri yetişen Zabitler yolcu olduklarını hiç akıllarına bile getirmemişlerdir. Bu yüzden bir çoğu bu gün Silivri ve Hasdal’da bulunmaktadırlar. Bilsem ki; Bunları ülke çıkarları için yapmış olsalar vallahi üzülmeyeceğim. Ama ben iyi biliyorum. Ülke değil kendi çıkarları veya sınıf çıkarları için yapmışlardır. Ha içlerinde çok değerli olanları yok değil. Onlar adına üzüntümüz çok.
Bu ordunun hizmetinde 30 yıl çalışarak emekli olan binlerce Emekli Astsubay açlık sınırında yaşam savaşı vermektedirler. Pazar yerinde pazarcılık yapanı mı ararsınız, işportacılık yapanımı ararsınız? Hepsi evine bir ekmek götürmek içindir. Tahsilde olan çocuğuna harçlık göndermek içindir. Bir çoğu da hayata ekonomik yönden ayak uyduramayınca köyüne dönüp çiftçilik veya hayvancılık yapmaktadırlar. Bu orduya büyük ümitlerle giren sevgili çalışan arkadaşlarım. “BANA BAK VE İSTİKBALİNİ GÖR!” Benim durumuma düşmemen için mutlaka üniversite okuman lazım.Haklarını bil ve kimseye haklarını yedirme. Hiç bir egemen güce değil ülken için çalış ve Yüce Atatürk’ün izinden ayrılma. Bu güne kadar sana Atatürkçülüğü dayatanların sözlerine kanma,onlar kendilerine Atatürkçüdür. Ressam Kenan Evrenden ve bu familyadan olanların Atatürkçülüğü sahtedir. Görevini en iyi yapan Atatürkçüdür. Her kurum veya kuruluşun bir işletme talimatı vardır. TSK'nın işletme talimatı da İÇ HİZMET KANUN VE YÖNETMELİĞİDİR. Bu kanun ve yönetmelikte disiplin temin ve tesisi için her türlü önlem alınmış ve bunun için MUTLAK İTAAT şart koşulmuştur. Bu işletme talimatı olan İç hizmet Kanun ve Yönetmeliğinde hiç SEVGİ sözcüğü geçmemektedir. Hakim veya Savcı olmadıkları halde her türlü sınıftan olan egemen güçler disiplin adı altında dünyanın en ağır hürriyeti bağlayıcı ODA HAPSİ cezasını verebilmektedirler. Verilen bu oda hapsinin infazından sonra “cezamı yattım, çıktım” tekmilini şart koşan bu yasa hiç sevgiden bahsetmemektedir. Resimde görüldüğü gibi bir devlet başkanının SEVGİ gösterisi böyle olur. Her türlü talimname maddesini aldığın yerde hiç mi gözün SEVGİ sözcüğüne takılmadı. Saygı ve sevgilerimle. 16.11.2012 Ahmet ÖZDEN |
2306 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |