Bir Astsubay……Tarihinde …piyade alayında Tümen K. …nın katılımıyla gerçekleşecek olan Bayramlaşma merasiminde fotoğraf çekme vazifesi ile görevlendirilir.Görevlendirilen bu Assubayın tören alanına gitmesiyle tüm bayram kelimenin tam anlamıyla burnundan gelir

Şöyleki;

Olayın başrol mağduru Assubay, Tümen komutanı… uncu piyade Alayı içtima alanına gelmeden 5-10 dakika öncesinde  tören alanında Alay Komutanı Alb …’ın Tümen K.nını karşılama anının fotoğrafını çekmek maksadıyla hazırlıklarını tamamlarlarken, Alay K. Alb … Assubaya hitaben "sen kimsin de benden sonra içtimaa ya geliyorsun" diye mikrofondan Assubayı azarlamaya başlar.

Olanlara anlam yüklemeye çalışan Assubay şaşkınlık içinde, ürkek bir ses tonuyla tümen personeli olduğunu ve tümen komutanının fotoğrafını çekmek için geldiğini, alayın personeli olmadığını diyebilir sadece ama nafile bu söyledikleri hiç dikkate alınmadan bağırışlar naralar devam eder ve öfkesini kontrol edemeyen Albay  "eğer fotoğraf çekmeye geldiysen 1 Saat önceden gel yerini al benden sonra gelme astsubayım" diyerek esas meselenin, Assubayın kendisinden sonra gelmesi olduğunu açığa verir.

Tüm bunlarla da yetinmez  "Şimdi  geç içtimada yerini al diyerek karşılama yapılacak ve fotoğraf çekilmesi gereken yerin tam aksi istikametini gösterir ve ileri emrini verir. Başrol mağduru Assubay Emredersiniz dedikten sonra çakı gibi selamını verip kendisine gösterilen istikamete doğru ilerlemeye başlar, ancak Albay hala öfkesini kontrol edememiş bir halde mikrofondan "koşarak git Astsubayım" diye bağırmaya devam eder. 500 kişinin karşısında hakarete maruz kalan Assubayın dünyası yıkılmış, onuru kırılmıştır. Kelimenin tam anlamıyla hayatı boyunca unutamayacağı bir bayram yaşıyordur.

Hatta öyle bir bayramdır ki bu yaşadığı, o çocukluk günlerinde bayramlık pabuçlarını başucuna koyup sabahlara kadar sevinçten uyuyamadığı bayramları bile geride bırakmıştır, bu bayram zihninden silinmeyecek bir hatıra olarak kalacaktır.

Assubay bayramın bu acı hatırasını yaşarken onu yalnız kalmasını istemediğinden olsa gerek ki Albay mikrofona yaklaşıp bağırarak " hatta arabadan askerini de al o da seninle içtimaının sonuna geçsin"  diye birde yardımcı aktör verir çavuş rütbesinde, Assubay hala şaşkın ama emredildiği üzere emrindeki Çavuşu da alıp kendisine gösterilen yere ilerlerler.

Öyle ya, bırakın zaferi ölüm bile emredilse düşünmeden yapması gerektiğine inanmış o Kahraman Assubay emri yerine getirmek üzere emrindeki Çavuşu da yanına alıp ilerlediği halde bir ömür boyu kulaklarında çınlayacak o sözleri duyar "koşarak diyorum sana sen ne disiplinsiz, ne yavşak bir assubaysın sen benden kıdemli misin de buraya benden sonra geliyorsun" şeklinde bağırışlar tüm alayı sarmıştır, ortam gerilmiş güm gözler artık onun üzerindedir tüm alay personelinin yaklaşık 500 kişinin rahatlıkla duyacağı şekilde bu sözlere maruz kalmak dünyasını başına yıkılmıştır Assubayın .

Oysaki o Astsubay, kendisine öğretildiği kadarıyla iç hizmet yönetmeliğinin ilgili maddesi Amirlerin, üstlerin asker ve şahsi şeref ve haysiyetlerine dokunacak sözler söylemesi, nerede olursa olsun çekiştirmesi, şahsiyetlerini hor ve hakir görmek gibi teşebbüslerin; Silâhlı Kuvvetlerin disiplin ruhuna asla uygun olmayan çok fena haller olduğunu ve bunların hiç bir zaman cezasız kalmayacağını biliyordu.

Askeri Ceza Kanunun 117 nci maddesi madununu kasten itip kakan, döven veya sair suretlerle cismen eza verecek veya sıhhatini bozacak hallerde bulunan veyahut tazip maksadıyla madunun hizmetini lüzumsuz yere güçleştiren veya onun diğer askerler tarafından tazip edilmesine veya sui muamelede bulunulmasına müsamaha eden amir veya mafevk iki seneye kadar hapsolunur. Hükmünü amir kılmasına rağmen Alay Komutanı Alb …nın İçtima alanının en sonuna yani, fotoğrafını çekmekle görevlendirildiği Tümen Komutanının geleceği istikametin tam ters istikametine gitmesi konusunda emir vermesi de icra etmekle memur kılındığı görevi güçleştirdiğinden anılan suçu oluşturduğunu da biliyordu. Hatta bir yerlerde okumuştu, Acaba Albay komutanı iki seneden beş seneye kadar hapis cezasıyla yargılanacak mıydı, yooo hatta bi kaç hafta önce Umur TALU yazmıştı, bir yerlerde bir Albay Başçavuşa küfretmiş ve disiplin mahkemesi 3 gün ceza vermiş onunda iki gününü indirmiş geri kalan bir günü de ertelemişti bir yerlerde bir yanlışlık vardı sanki,

Hani astına sövenler, hakaret edenler veya askeri usul ve kurallar ve nizamlar dışında kötü davrananlar iki aya kadar oda veya göz hapsi cezası ile cezalandıracaklardı. Hani komutanlar astlarına candan bir baba ve büyük ağabey duygusuyla yaklaşıp onların her türlü işlerinde yardımcı olacaklardı çünkü TSK iç hizmet kanununda bu şekilde yazıyordu……

Assubay anladı ki o yazılanlar sadece kendisi ve kendisi gibi olanlar için geçerliydi tüm bunları yazanlar hala anlamamıştı adaletin bir gün kendilerine de lazım olacağını

Ne diyelim Bu kurban bayramında da o Assubay kurban olmuştu ama bir yerlerde bir yanlışlık vardı o vatana kurban olacaktı Albayın egolarına değil,

Bilal YETKİN

Köşe yazısı bağlantısı

Yorumlar