CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu katıldığı canlı yayında Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'yla ilgili ağır konuştu. Kılıçdaroğlu, 'en çapsız Dışişleri Bakanı' ifadesini kullandı. Kılıçdaroğlu ayrıca Hilmi Özkök'ün ifade vermesiyle davanın çöktüğünü söyledi. İşte Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları:
Davutoğlu, Türkiye Cumhuriyeti’nin bugüne kadar bünyesinde barındırdığı en çapsız Dışişleri Bakanı’dır. Çıktığı nokta sıfır sorundur, geldiği nokta sorundur. Hangi konuda Davutoğlu başarılı oldu?

Ortadoğu’da devletlerin içişlerine müdahale eden bir dış politika güdüldü. Geldiğimiz noktada ciddi açmazlarımız var. Niçin düşürüldüğünü biliyoruz da nasıl düşürüldüğünü bilmiyoruz

OBAMA’NIN ELİNDEKİ SOPANIN BİR ANLAMI VAR

Obama’nın elinde beyzbol sopası vardı. Bu resim boşuna verilmez ABD’yi düşününce. Verilmişse bir anlamı vardır. Barzani’nin havucuyla Obama’nın sopası arasında giden bir dış politika güderseniz çıkmaza girerseniz.

Bizim askerlerimizin başına çuval geçirildi. Şimdi aynı tablo başka versiyonla önümüze konuluyor. Görüşme sırasında beyzbol sopasının bütün dünyaya gösterilmesini doğru bulmuyorum. Başbakan’ın bu tabloyu yorumlaması lazım ama nasıl yorumlayacak bilmiyorum.

CUMHURBAŞKANLIĞI KİMSENİN KİŞİSEL MÜLKÜ DEĞİL

Anayasada değişiklik yapıldı. 5+5 esası geldi cumhurbaşkanının görevi ile ilgili. ‘5. yılın sonunda görevi bırakınız, isterseniz ikinci kez aday olunuz’ dedim
Anayasa Mahkemesi karar verdi. Cumhurbaşkanı’nın görev süresinin 7 yıl olduğunu belirledi. Bu kamuoyunda gereksiz tartışmalara yol açar.

Cumhurbaşkanı da görevini yapsın Türkiye cumhuriyeti bir krallık değildir. Başbakan da kendine başka roller üstlenmesin. Cumhurbaşkanlığı makamı kimsenin kişisel mülkü değil. Birbirine ikram edilmez. Jestleşme, halka ve milli iradeye saygısızlık. İkram açısından pazarlık konusu olacak alan değildir

KADIN CUMHURBAŞKANI OLABİLİR

Kadın valiler oldu da neden cumhurbaşkanı olmasın. Bilgisiyle, birikimiyle bu ülkeye yakışır. Kadınlar da destek verir diye düşünüyorum. Türkiye’nin kimliği çok değişecektir diye düşünüyorum

TUTUKLU VEKİLLERİN ‘TAHLİYE EDİLECEĞİ’ BEKLENTİSİ

3. yargı paketiyle milletvekillerinin çıkacağı algısını yaratan bazı bakanlar oldu. Ama Başbakan bu paket milletvekilleri için çıkmadı, onlar hapiste kalabilirler dedi.
Orada insanlar içeriye atılmış, neyle suçlandıkları belli değil.

Hukuk dediniz, hukuku çiğnediniz. Kişiler suçlanıyor, dava dosyaları kendilerine ve avukatlara verilmiyor. Davadan yargılanan insanlar yargıçlarla girdikleri tartışmalardan dolayı mahkum oldular

Orası 21. yüzyılın toplama kampıdır. Yargıç tarafsız davranmadığına dair mahkum ediliyor Yargıtay tarafından Hukuk ahlak üzerine yücelir.

YENİ CHP’YE GÜVENİN

CHP, sağduyunun sesini temsil ediyor. Yeni CHP’ye güvenin. Ürettiğimiz projeler ve olaylara yaklaşımla bizi bağrınıza basın. Türkiye’nin CHP iktidarına ihtiyacı var. Türkiye’nin ulusal bir duruşa, yeni ekonomik programa ihtiyacı var. Türkiye’nin sorunları çözen, diğer ülkelerle çatışmayan, terörü sonlandıran bir yönetime ihtiyacı vardır.

2 NUMARALI ARAÇ BANA DİYENİN YERİ YOK

2 numaralı araç bana diyenin CHP’de yeri yoktur. CHP’de yeri olanlar halkta karşılığı olandır. Halka gideceğiz ve sorunlarını çözeceğiz. Biz Türkiye’nin her yerindeyiz belki medyada yeteri kadar yer alamayabilir ama önemli olan bizim gitmemizdir.

ÖZKÖK'ÜN İFADESİYLE DAVA ÇÖKTÜ

Sağlıklı çalışan bir demokraside devletin bütün sırlarına vakıf birisi terör örgütü lideri olarak tutuklanıyorsa orada bir sorun var demektir. İfade sonrası dava çökmüştür. Niçin tutuklu kaldıklarının anlamsızlığı ortaya çıktı. Keşke daha önce çağrılsaydı. Yargılanan tüm sanıkların da duruşmalara katılmasının anlamı yoktur. Yargıçlar 'biz size hapis vereceğiz' diyor. Orada artık yeni bir edebiyat oluştu: Silivri Edebiyatı. Parasız eğitim isteyeni hapse atıyorsunuz. Başbakan 'harçlar kaldırılsın' dedi. Müteşekkirim. Bakalım hangi savcı soruşturma açacak."

3 Ağustos 2012

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21138716.asp

Yorumlar