'ABD tezkere için baskı yapmamı istedi' Ergenekon davasında dinlenen eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral Hilmi Özkök, birçok konuya açıklık getirdi. ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı'nın kendisinden hükümete baskı yapmasını istediğini de söyledi. Ergenekon davasının 214'üncü duruşması İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde görüldü. Davada tanık olarak dinlenen Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral Hilmi Özkök, bugünkü duruşmada ifadesini tamamladı. Özkök, sanık avukatları tarafından yöneltilen soruları cevapladı. Özkök, tutuklu sanıklardan Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu'nun avukatı Burak Candan'ın, 2003 yılında 1. Ordu Komutanlığı'nda yapıldığı belirtilen ''Balyoz Plan Semineri''ni hatırlatarak, ''Darbenin Aytaç Yalman tarafından önlendiği söyleniyor. Bu konuda bilginiz nedir?'' şeklindeki sorusu üzerine, sorunun görülen davayla ilgisini kuramadığını söyledi. 'EN TEHLİKELİ SENARYO AMACINI BİRAZ AŞMIŞ' Candan'ın, müvekkilinin ''Balyoz Planı'' iddiasına ilişkin de yargılandığı anımsatarak, soruyu tekrarlaması üzerine Özkök, ''Silahlı kuvvetlerde çeşitli durumlara ilişkin Milli Güvenlik Kurulu'nda kararlaştırılan ve hükümet tarafından onaylanan milli strateji belgesinde, harp oyunları, plan seminerleri ve plan tatbikatları vardır. Genelkurmay, her 2 yılda, 1. Ordu, 2. Ordu, 3. Ordu'ya hangi planların oynanacağını, seminerlerin yapılacağını, ne şekilde oynanacağını ve tarihleri bildirir. Bu, benden önce rutin olarak yayımlanmıştır. Uygulanması gerekir. Ben yoğunluğumdan katılamadım. Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından yapılmasını emrettim. Bu seminer icra edilmiş, fakat en tehlikeli senaryo amacını biraz aşkın şekilde oynanmış. Siyasi kişiler ve siyasi olaylar, gerçekmiş gibi oynanmış. Ben de Kara Kuvvetleri Komutanı'na incelettim.'' dedi. ÇİÇEK: KAĞIT PARÇASI YÜZÜNDEN 3,5 YILDIR YATIYORUM Dursun Çiçek'in avukatı ve kızı İrem Çiçek'in ''Dün sorular üzerine toplantıda 'muhtıra' sözünün geçtiğini belirttiniz. Buradaki herkes zan altında kalıyor. Hangi toplantıda, kim tarafından söylendiğini açıklar mısınız?'' şeklinde soruya, Özkök, ''Ordu komutanlarının katıldığı toplantıda, Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman tarafından bir teklif olarak değil, bir hareket tarzı olarak ifade edildi'' dedi. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, Avukat İrem Çiçek'in bazı sorularının yorum olduğu gerekçesiyle Özkök’e sorulamasına izin vermedi. Bunun üzerine sinirlendiği görülen Dursun Çiçek, "Kağıt parçası yüzünden 3,5 yıldır yatıyorum" diye bağırınca duruşma salonundan çıkarıldı. 'TEZKERE İÇİN ABD BASKI İSTEDİ' Özkök, 1 Mart Tezkeresi'nin geçmesi için dönemin ABD Savunma Bakan Yardımcısı Paul Wolfowitz'in kendisinden hükümete baskı yapmasını istediğini söyledi. Üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu'nun Haşıloğlu'nun ''Siz 1 Mart tezkeresi öncesinde tavrınızın nötr olduğunu söylediniz. Siyasilerin kararı olduğunu söylediniz. Basında hükümete baskı yapmanızın istendiği yazıldı'' şeklindeki sözleri üzerine Özkök, bunların doğru olduğunu belirterek, sadece güvenlik boyutu konusunda Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a bilgi verildiğini anlattı. Özkök, ''Dönemin ABD Savunma Bakan Yardımcısı Paul Wolfowitz benim baskı yapmamı istemiştir. Ben baskı yapmadım. Ben düşüncelerimi arz ettim. 'Tezkere geçsin - geçmesin diye' baskı yaparak siyasi kararı etkileme yoluna gitmedim'' dedi. Haşıloğlu'nun sorusu üzerine ''Ayışığı ve Yakamoz'' belgeleri geldiğinde o dönemde Genelkurmay Adli Müşaviri olan Sadi Çaycı'ya bilgisayarları inceletmeyi düşündüğünü söylediğini ifade eden Özkök, ''Bilgisayarlara girebilir miyiz' dedim. 'Girmeseniz iyi olur' dedi'' şeklinde konuştu. Savcı Haşıloğlu'nun, ''Tuncay Özkan ve Kemal Yavuz döneminde televizyon programında sizinle ve komutanlığınızla ilgili yıpratıcı yayınlar yapıldı mı?'' sorusuna Özkök, ''Evet aleyhime ve haksız yayınlar oldu. Bana haksız ithamlarda bulunmuştur. Hatta televizyonda bana salak demiştir. 'Ağzından kaçmıştır' diye nitelendirdim'' diye konuştu. Bunun üzerine Tuncay Özkan söz alarak bir Genelkurmay Başkanı'na böyle bir söz söylemeyeceğini belirterek, bu konuda yargılandığını ve beraat ettiğini anlattı. Özkan, programa ilişkin kaseti deşifre eden subayların yanlış yazdığını kaydetti. GENÇ SUBALAR NEDEN RAHATSIZ ETTİ? Üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu'nun Haşıloğlu'nun ''Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan 'Genç subaylar rahatsız' başlıklı haberle ilgili 'Demokrat olmam suç mu? Lanetliyorum' şeklinde beyanlarınız var. Ne sebeple kullandınız. Biraz daha açar mısınız?'' sorusuna Özkök, şu cevabı verdi: ''Demokrat olmam konusu; hükümete bağlı olmam şeklinde algılandı. Bu hep tenkit edildi. Tabii ki bir Genelkurmay Başkanı hükümete bağlıdır, ancak farklı yansıtıldı. O dönem Başbakan'a genç subayların rahatsız olduğunu söylediğim iddia edildi. Ben böyle bir şey demedim. Hepimiz tedirgindik. Basın toplantısı yaptım. 'Darbeyi tasvip etmiyorum. Lafı dahi olamaz' dedim.'' Haşıloğlu'nun, '''Genç subaylar rahatsız' manşeti sizde neden bu kadar infial uyandırdı? Tedirginliğiniz neydi?'' sorusu üzerine Özkök, ''Silahlı kuvvetler üzerinde yarattığı etki ve 27 Mayıs'ta slogan olarak kullanılmış olmasıdır'' diye konuştu. 'BALBAY KENDİNİ KULLANDIRMASIN' Özkök, Cumhuriyet gazetesinde, kendisiyle ilgili 18 yıl yurt dışında kaldığına ilişkin çıkan haber nedeniyle Genelkurmay 2. Başkanı veya İletişim Daire Başkanı ile Mustafa Balbay'a haber gönderdiğini ifade ederek, ''Yazılarını yazarken kullanılıyor olmasın, kendini kullandırmasın dedim'' dedi. Yazının yayınlandığı dönemde düzeltilmesi konusunda bir şey söylemediğini, ancak emekli olduğu zaman Balbay'a sitem ettiğini dile getiren Özkök, Wikipedia internet sitesinden biyografisine bakıldığında yurt dışında ne kadar görev yaptığının ve Türkiye gerçeklerini ne kadar bildiğinin görüleceğini Balbay'a da söylediğini aktardı. Haşıloğlu, bu açıklamanın ardından Balbay'ın, bu bilgileri veren haber kaynağı için ''üst düzey bir subay'' olduğunu ifade ettiğini hatırlatarak, Özkök'e, bu konuda araştırma yapıp yapmadığını sordu. Özkök ise böyle bir araştırma yapmadığını, Balbay'ın kendisine ''Çok güvenli bir kaynak'' dediğini anlattı. Haşıloğlu'nun, ''Gazetelerin sizi yıpratma kampanyasından söz ettiniz. Örnek verir misiniz?'' sorusunu yönelttiği Özkök, Cumhuriyet Gazetesi'nde kendisiyle ilgili çıkan bir haberi anlattı. Özkök, Bursa'da Işıklar Askeri Lisesi'nde okumasına rağmen gazetede Kuleli Askeri Lisesi'nde okuduğu dönemlerde cuma namazına gittiği şeklinde haber çıktığını belirterek, ''Hakkımda zaman zaman gazetelerde, internet sitelerinde haberler yayınlandı. Bunlar beni baskı altına aldı. Yanlış yazılar ve yorumlarla görev yapmam beni menfi olarak yıprattı'' dedi. Hilmi Özkök, hakkında bu şekildeki yazıların Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na gelinceye kadar olmadığını belirterek, ''Sicilim tertemiz. Genelkurmay Başkanlığı'na adım geçince bazı sıkıntılar başladı. Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu benim irticaya karşı iyi mücadele yapamayacağımı söyledi. Dolayısıyla beni Genelkurmay Başkanı yapmak istemedi. O zamana kadar bir problem yoktu'' diye konuştu. SEFER TASI İDDİASI Özkök, soru üzerine yemeklerini sefer tası ile yanında getirmediğini belirterek, ''Sefer tası falan yoktu. Evimden paket halinde sebze getiriyordum. Genelkurmay Başkanlığı'nın ikinci yılından itibaren 2005'e kadar olabilir'' dedi. ''Sağlığınız nedeniyle herhangi bir spekülasyon yapıldı mı?'' şeklindeki soru üzerine Özkök, ''Hayır. 'GATA'ya muayenelere gitmiyor' diye yazıldı. Benim bir sağlık sorunum yok. Ben hala her sene GATA'ya kontrole giderim'' diye konuştu. Özkök, Genelkurmay Başkanlığı'na atanmasına ilişkin soru üzerine, bu şekildeki atamalara ilişkin teamülleri anlatarak, kendisinin de teamüllere göre atandığını anlattı. Ecevit hükümeti döneminde Genelkurmay Başkanı olduğunu ifade eden Özkök, ''Benim bir yerden gelip de birisi tarafından savunulduğum düşüncesi yanlıştır'' dedi. ''Genelkurmay Başkanlığı göreviniz sırasında sivil ve askeri taraftan istifanızı sağlama yönünde doğrudan ya da dolaylı bir etki oldu mu?'' şeklindeki soru üzerine de Özkök, böyle bir şey olmadığını belirterek, ancak basında hakkında çıkanlardan dolayı ''Acaba beni istifaya zorluyorlar mı'' diye aklından geçirdiğini söyledi. Duruşma, 6 Ağustos Pazartesi gününe ertelendi. 03.08.2012 http://haber.tr.msn.com/ntv/abd-tezkere-i%c3%a7in-bask%c4%b1-yapmam%c4%b1-istedi KONUYA İLİŞKİN DİĞER HABERLER: |
1944 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |