Vatanımızın dört bir yanında görev yaparak emekli olmuş assubaylarımız emekli olduktan sonra da hizmetlerine devam etmekte.

Nerede ve hangi konumda, hangi koşulda olunursa olunsun görevini en iyi şekilde yapmayı ideal edinmiş “kişilerin” emekliliği olmaz.

İşte böylesine ideallere sahip emekli assubayın emeklilikteki ilk işi Emekli Assubaylar Derneği (TEMAD)’ne üye olmak oluyor.  

Yıllarca vatan sathında görevler üstlenmiş; sorumluluklarını yerine getirerek devletine, milletine hizmet etmiş olan assubayın asıl mücadelesi belki de emekliliğinde başlamakta.

Türk milletinin parçalara ayrılmak istendiği bir süreçten geçilmekte,

Bir millet parçalanmak isteniyorsa elbette ki vatanın da parçalanması söz konusudur.

Söz konusu süreç günümüzde daha da belirgin bir hal almış halde.

Türk milletinin birliği,

Vatanın bütünlüğü,

Atatürk Devrimlerinin yılmaz savunuculuğu içerisinde olunarak gasp edilmiş assubay haklarının normalleştirilmesi için her asssubay üzerine düşeni yapmaya çalışmakta.

Ülkesine ve haklarına ilgili olan emekli assubaylarımızın isterlerse neleri başarabileceklerinin işaretleri geçmişte sergilemiş oldukları, ortaya koydukları işlerden yeterince görülmüştür.

Davanın lokomotifi TEMAD Genel Merkezidir.

Assubay davasında belirleyici olan; delegelerce seçilen ve tüm assubayları temsil eden TEMAD Genel Merkezinden başkası değildir.  

Bir ve bütün olan assubayların nasıl bölündüğünü ve buna nerelerin, kimlerin nasıl seyirci kaldığını geçmişte hep birlikte gördük. Bu durum; nasıl olamayacağının bir göstergesi idi.

Şimdi ise nasıl olacağı konuşulmalı ve uygulanmalı.

Gelinen durum şunu göstermiştir ki; TEMAD şemsiyesi altında birlik ve beraberlik içerisinde yürütülecek olan assubay haklarının arayışı bireyler üstüdür. Bireyler yalnızca bu davanın hizmetkârlarıdır. Ve assubayların yalnızca davaya hizmet edecek hizmetkârlara ihtiyaçları vardır.

Kendisini eleştirtmemek için elinden geleni yapan yönetim dönemi ile birlikte, 2000’li, 2010’lu yılların başındaki gibi dışarıdan tavsiye-tanıtım dönemi kapanmış olduğu gibi; assubay camiası da eskisi ile kıyaslanmayacak ölçüde meselelerin takipçisi konumundadır.

Genel merkez dışa açılan büyük penceredir ve tüm assubayları temsil eder fakat tüm assubayların üzerinde de değildir.

Genel merkezi belirleyici olan il ve ilçelerdeki TEMAD’lar ve üyeleri davanın temelini oluşturmaktadır. Assubay mücadelesi bu temel üzerinde yükselecektir.

Sivil toplum örgütlerinin delegesi olur.

Delege kimdir?

Delege; her şeyden önce bir aile sorumluluğu olan, çarşıda pazarda alışveriş yapan, geliri ile ailesinin ihtiyaçlarını karşılayandır. Dolayısıyla ekonomi, ekonomik gidişat ile alakalıdır. Eğer varsa ailesi içinde ekonomik savurganlıklara karşı durduğu gibi ülke genelindeki ekonomik savurganlıklara da karşı olandır.

Delege; çocuğunu, torununu okutandır, dolayısıyla eğitimle, eğitim sistemi ile alakalıdır.

Delege; ülke gündemini takip eden, “ülkenin hali ne olacak” dendiğinde ülke gündemi hakkında fikri olandır.

Delege; vatanın bütünlüğünden, birlik ve beraberlikten yana olandır.

Delege; şehit haberlerinden üzüntü duyan ve bu konuda düşünceleri olandır.

Delege; terör olaylarından etkilenen ve bu konuda alınması gerekli önlemlere ilişkin düşünceleri olandır.

Delege; daha müreffeh bir yaşam için önerisi, görüşü olandır.

…

Delegeler bu ve benzeri konuları evinde, işinde, katıldığı küçük-büyük topluluklarda dile getirirken, seçtiklerinin de bu konularda kurumsal bir fikrini duymak, eylemini görmek ister. İşte bu ve benzeri nedenlerle Assubay Haklarının Aranmasında Delegasyonun Önemi Büyüktür.