Osman KÖSA
osmankosa@gmail.com
Cumhuriyetimize bir bakış
30/10/2024 Adı Osmanlı, içinde yabancı hakimiyeti, devşirme yöneticiler. Toplumda; bilgi yok, bilim yok, ekonomi yok, gelişme yok, şeyhler, şıhlar, ağalar elinde değersiz bir yaşam. Bol savaş, bol askerlik, bol vergi, bol salgın, bol hastalık... Sonra, insanı hâkim kılan Türkiye Cumhuriyeti. Günümüzde “Cumhuriyet biz ne verdi” diyenler olabilir, bu bir emperyal destekli propaganda. Propaganda her zaman vardır, ancak propagandaların peşinden gidenler Afrika’ya, Asya’ya, Afganistan’a bakması gerekiyor. 21. Yüzyılda yoksulluğun içinden geçen petrol boru hattına, Çad’a bakması gerekiyor… (Fotoğraf: Çad Sahra, Yoksulluğun İçinden Geçen Petrol Boru Hattı, Belgesel) Cumhuriyet sayesinde Türkiye’de; Medeni bir yaşam, Bilgi reformu, hızla açılan okullar. Sanayi devrimi, 48 fabrika. Sağlık devrimi ile önlenen; frengi, verem, sıtma, trahom, difteri, tifo gibi salgınlar; önlenen doğum sırasında anne-bebek ölümleri, koruyucu aşılarla önlenen bebek ölümleri, uzayan insan ömrü… Cumhuriyet insan odaklı, “Cumhuriyet bize ne verdi” söylemi bir kara propaganda. Propaganda her zaman olur, esas olarak vatandaşın çevreye bakması gerekiyor… Mesela, 21. Yüzyıl Afganistan’ına bakması gerekiyor. Afganistan’da 2 bin dolara satılan kız çocukları, Video: https://www.youtube.com/watch?v=WpWtXsUcTM0 Dünya üzerinde geçmişte ve halen süren insanlık dışı yaşam bölgeleri içinde Türk Milleti olarak yer almıyor isek bunu tamamıyla Osmanlı'nın son 150 yılı içindeki aydınlarımıza, Türk İstiklal Harbi ve nihayetinde emperyalizmin baskısına rağmen 29 Ekim 1923'te resmen ilan edilmiş Cumhuriyet'e borçluyuz. Dünya bir egemenlik alanı Geçmişte ganimet elde etmek, vergiye bağlamak şeklinde ortaya çıkmış olan egemen olma hali günümüzde ise gelişmiş teknolojiye sahip emperyalizmin kontrolünde sürmekte. Artık; kılıç, at, ok, mızrak, bilek gücü yerine oturduğu yerden düğmeler, tuşlar, yerde yüz yüze gelmek yerine havadan yere atılan füzeler ile ağır zaiyatların verildiği bir dönem. Artık, bilimde teknolojide kim üstünse onun egemen olacağı bir dönem. Cumhuriyeti ilan etmiş olan meclisimiz bugünkü döneme iki uçak fabrikası da açarak hazırlanmıştı. Cumhuriyeti ilan eden meclisimiz bugünleri ön görerek bilimde, sanayide, teknolojide her türlü hazırlığı da yapmıştı ancak Atatürk gibi bir liderin erken hayata vedası Cumhuriyeti koruyacak olan unsurların yavaş yavaş gerilemesini de beraberinde getirdi, geleceği Avrupa'da görenler idarede hâkim olmaya başlayınca devrimlerden uzaklaşıldı ve gerileme başladı. Uzaklaşmanın yanı sıra, içte devrimleri kötüleyici yaymaçlar/propagandalar henüz bilgi evresine geçememiş kitleler üzerinde etkili oldu. İlerlemeye engel, bir karşı devrim süreci bulunduğumuz coğrafyanın toplumsal yapısına, yüzlerce yıllık geleneksel yaşamına uygundu. Uygun olduğu için de etkin olabildi. Karşı devrimin sponsoru, bilgiyi lehine kullanabilen Avrupa ve ardından Amerika... Cumhuriyeti korumak, geliştirerek sürdürmek Avrupa ve Amerika'nın çıkarlarına aykırıdır. Cumhuriyet bilgili insan ister. Cumhuriyet medeni ve medeni cesaretli insan ister. Başka bir deyişle; bilgili, medeni ve medeni cesareti olan insanın varacağı durak Cumhuriyettir. Türkiye özelinde Cumhuriyeti 1994 yılı 11 Haziran’ında Belçika’da “zillet” ve “meskenet” ilan ettiren Avrupa ve Amerika'dan başkası değildir. Cumhuriyeti korumak her bireyi ilgilendiren bir husus. Cumhuriyete sunulan katkı toplumsal refahı, güveni, sağlıklı bir yaşamı da bireye kazandırmış olur. Güven içinde, gelecek kaygısı olmadan bir yaşam Cumhuriyet ile mümkün. Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı hareketlerin ana merkezi Avrupa Geçmişten gelen alışkanlık içinde hareket eden Avrupa'da Cumhuriyet "zillet" ve "meskenet" ilan ediliyor. Tüm hareketler önce Avrupa sonra Amerika destekli. Bir örnek: Görsele Ait Video: https://www.youtube.com/watch?v=QbmMgzU8dsQ&t=41s Avrupa ve Amerika'nın tüm karşı çalışmalarına rağmen Türkiye Cumhuriyeti içinde yaşayanlar nasıl 1924-1938 arası 30 civarı Cumhuriyet karşıtı ayaklanmayı önlemiş ise şimdi de aynısını daha üst düzeyde yapabilecek seviyededir. Hayat bir mücadele Avrupa ve Amerika daha çok egemenlik, daha çok zenginlik peşindeyken Yüce Türk Milleti de yaşamını korumak ve geliştirmenin mücadelesini vermeye devam edecektir. Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Astsubaylar Çalıştayı'ndaki Sunumum - 17 Ekim 2024 - 18/10/2024 |
TEMAD’ın 40’ıncı kuruluş yıl dönümü ve 2012 yılından sonra kutlanmaya başlanılan “17 Ekim Astsubaylar Günü” nedeniyle bu yıl diğer yıllara göre farklı etkinliklerle, eylemsel ve düşünsel yönü güçlü bir farkındalık yaratılmış halde; |
Birbirinin varlığını korumak, ulus bilinci içinde huzur ve güven içinde yarınlara yürümek… - 05/10/2024 |
Son günlerde; Diyarbakır’da küçük bir köyde yaşayan sekiz yaşındaki Narin’in katili 21 Ağustos 2024’ten bu yana halen bulunamadı, İstanbul’da 19 yaşında 26 suç kaydı olan biri Polis Şeyda Yılmaz’ı şehit etti, |
30 Ağustos Zaferi ile Kulluktan, Yokluktan, Yok Olmanın Eşiğinden Özgürlüğe, Çağdaş Devlete - 30/08/2024 |
Kulluktan, yokluktan, Kızılderililer, Aztekler, İnkalar gibi yok olmanın eşiğindeyken 30 Ağustos Zaferi ile özgürlüğe, çağdaş yaşam içerikli Devlete kavuşmuş olan Yüce Türk Milleti Kuvayi Milliye’nin birlik ve beraberliği içerisinde Atatürk’ün göster |
30 Ağustos Zaferi - 30/08/2023 |
Viyana'da 13 Eylül 1683 tarihinde başlayan ve iki asrı aşkın süren geri çekilme; bir insanın ömrünü aşan büyük savaşlarla geçen uzun yıllar, milyonları bulan asker kaybı, toprak kaybı ve ekonomik kayıplar… |
Kefen, Ateşten Gömlek ve Politika - 30/01/2022 |
Kılıçdaroğlu: Demokrasiyi getireceğiz. Diyarbakır cezaevinde olanları biliyoruz. Ben bu ateşten gömleği giyeceğim. 28.01.2022 Halk Tv |
Allah’ın verdiği aklı yok sayarak; işi Allah’a havale etme hali - 31/12/2021 |
Toplumlara egemen sınıfların varlıklarını sürdürebilmesi aklının varlığından habersiz yetiştirilmiş kitlelere bağlı. |
Komşu ülkeler akın akın Türkiye'ye alışverişe... - 20/12/2021 |
Yalnızca özelleştirmeler yoluyla Devlet ekonomik kayıplar mı verdi? Tabi ki hayır... |
Taraf'ın kumpasçısıyla geleceği görüşmüşler... - 11/12/2021 |
İBB Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanı Yavuz Saltık: Ahmet Altan ile dünü, bugünü ve yarını konuştuk. Biraz edebiyat, biraz roman ve biraz da sosyoloji… |
Dilipak, "Bu gidişin sonu nereye varacak bilmiyorum." demiş... - 16/04/2021 |
"Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, "Bu gidişin sonu nereye varacak bilmiyorum." demiş... |
Devamı |