Osman KÖSA
osmankosa@gmail.com
Gelişmemiş ülkelerin halkını kandırmanın, köle yapmanın araçlarından bir diğeri de etnikçilik
18/11/2019 Bir bütün halinde yaşamak - yaşatmak dururken, Kişilerin birinci önceliği insanca yaşam için gerekli maddi koşullar oluşturulmamışken, yani kişiler açlık ve yoksulluk altında yaşam mücadelesi verirken Kişilere medeni bir düzeyde yaşam sunmak yerine onları etnik gruplar haline getirme çabaları, hatta etnik düzeyde yapılanma olmamasının, ekonomik düzeye adeta bir engel teşkil ettiğini savunmak ve kitlelere bu düşünceyi dayatmak… Yıllardır yazılı ve görsel basın yoluyla Türk halkını meşgul eden etnikçilik tartışmalarının başında Kürtçülük… Etniklik, kişinin kendisini nasıl gördüğünü ifade edişi… Uluslararası kabule göre bir kesimin etnik grup olabilmesi için kendisini öyle ifade edenlerin toplumun geneline oranının %35 olması gerekli. Türkiye ile ilgili değişik değişik etnik grup sayıları ifade edilmekte. Kimisi 47, kimisi 45, kimisi 36, kimisi 32 etnik grup var dese de değişik yıllardaki araştırma sonuçlarına göre, tüm etnik grupların genel nüfusa oranı %6’yı geçmiyor. Eğer gerçekten de %35 gibi bir oran olsaydı etnikçiler amaçlarına çoktan ulaşmış olabilecekler idi. Bir yanda tarikatçılar, diğer yanda etnikçi terör örgütü yandaşları olduğu halde başlatılan Ergenekon, Balyoz davaları sonrası gündeme alınan etnikçilik içerikli açılım sürecinde “Türkiye Cumhuriyetini kendisi ile hesaplaştırdık” denilmesine rağmen, Türk halkı etnikçilik tuzağına düşmemiş, açılım sürecine tepkisini ortaya koymuş halde. Geçmişte etnikçiliği parlatanlar, özendirenler ise şimdilerde milliyetçilik rolünde… Eğer halk, o dönem onları desteklese idi kim bilir neler neler olacaktı. Etnikçiliği savunalar zenginlik içinde yaşamlarını sürdürürken sözde haklarını savunduklarını ifade ettiği kişiler yoksul ve açlıkla mücadele içinde… Bu durum onların umurlarında mı? Aynı şekilde tarikatların başındaki din baronları da zenginlik içinde sefa sürerken, tarikat üyeleri yoksulluğunun farkında bile değil, üstelik haline şükür içerisinde. Etnikçiler ve dinci yapılar sistemli olarak ülkeyi zayıf tutmanın, halkı fakirleştirmenin birer dış araçları. Geçmişleri yüzlerce yıla dayanıyor. Her gün bunların tartışmaları medyada… Ne açlık, ne yoksulluk umurlarında bile değil… Hâlbuki demokrasinin ve de kişilerin yaşamı için; etnikçilik, tarikatçılık, yoksulluk değil, üretime dayalı zenginlik gerekli. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
KİTAP NE DİYOR? - 28.01.2007 - 03/11/2024 |
Eğer dünyanın yaratılışını merak ediyorsak onu ancak Allah’ın kelamı olan Kur’an-ı Kerim’den öğrenebiliriz. Yok olan, başkenti işgal edilen, silahlarına el konulan, esir düşen, halkı ayaklandırılan, şeyhleri, ağaları altın ile satın alınan bir ülken |
Özey AK: EN GÜÇLÜ İNSAN HAKLI OLAN İNSANDIR - 03.05.2005 - 02/11/2024 |
Yıllar önce, 3 Mayıs 2005 tarihinde Özey Ak adlı okuyucumuzun göndermiş olduğu içeriği dopdolu iletiyi bugünkü yazımızda sizlerle paylaşmak istedim. Okuyucumuza selam ve saygılarımızla… 27 Ekim 2008 |
TEMAD Seçiminin Muhtemel Etkileri - 20.10.2008 - 01/11/2024 |
Mücadele ise kendisine has bir kültür meydana getirir… |
Demokrasi Kültürü - 30.10.2008 - 01/11/2024 |
Eğitim, öğretim, okuma alışkanlığının kazanılması, paneller, konferanslar, gönüllülük esasına dayalı birliktelikler (dernekler, sendikalar vb.) oluşturulması ve bütün bunların etkisiyle elde edilecek bilinç yoluyla, demokrasi kültüründe gelişimin... |
Eksik Olan Ne? - 01.11.2008 - 01/11/2024 |
Biz de, daha öncelerden hayatımızı girmiş ancak belli bir süre uzak kaldığımız interneti 12 Şubat 2005 tarihinden itibaren mesleki meselelerimizi ülke meseleleriyle bağdaştırarak, ortak noktada buluşma amacıyla kullanmaya başladık… |
DERİN SİYASET SAHİPLERİ - 06.02.2007 - 01/11/2024 |
Aslında ortada uluslararası derin bir siyaset var… Ülkeyi bataklığa çeken! Kırmızı Pazartesi Romanı’nı tersine çevirmemiz dileğimle… |
Cumhuriyetimize bir bakış - 30/10/2024 |
Adı Osmanlı, içinde yabancı hakimiyeti, devşirme yöneticiler. Toplumda; bilgi yok, bilim yok, ekonomi yok, gelişme yok, şeyhler, şıhlar, ağalar elinde değersiz bir yaşam. Bol savaş, bol askerlik, bol vergi, bol salgın, bol hastalık... |
Astsubaylar Çalıştayı'ndaki Sunumum - 17 Ekim 2024 - 18/10/2024 |
TEMAD’ın 40’ıncı kuruluş yıl dönümü ve 2012 yılından sonra kutlanmaya başlanılan “17 Ekim Astsubaylar Günü” nedeniyle bu yıl diğer yıllara göre farklı etkinliklerle, eylemsel ve düşünsel yönü güçlü bir farkındalık yaratılmış halde; |
Birbirinin varlığını korumak, ulus bilinci içinde huzur ve güven içinde yarınlara yürümek… - 05/10/2024 |
Son günlerde; Diyarbakır’da küçük bir köyde yaşayan sekiz yaşındaki Narin’in katili 21 Ağustos 2024’ten bu yana halen bulunamadı, İstanbul’da 19 yaşında 26 suç kaydı olan biri Polis Şeyda Yılmaz’ı şehit etti, |
Devamı |